Saba Deniz

Bebekle doğmak


Скачать книгу

yapabildiyse ben de yapabilirdim. Hem bu işe daha yeni başlamıştım, vazgeçmek için çok erkendi.

      Başarı için bedenimin bazı yönlerden iyileşmesi gerekiyordu. Son senelerde kendime yaşattıklarımı düşününce aslında buna çok da şaşırmamıştım. Artık farkındaydım. Başıma gelen olayların ne sebeple yaşandığını anlayabiliyordum. Evren bana yaratıma geçmem gerektiği mesajını veriyordu. Artık olumsuz yaratımlarla işim yoktu. İstediğimi yaratabildiğimi görecektim.

      Yeni şeyler ortaya çıkarabilmek için değişime, yeni bilgilere ve yeni eylemlere ihtiyacım vardı. Önümdeki bu yenilenme yolculuğunda Murat Bey bana destek verecekti.

      Doktorum ilk olarak yumurta kalitesini etkileyen kontrol mekanizmalarından bahsetmeye başladı. Başta ismini bile zor hatırladığım bu değerler bir süre sonra ezberimden çıkmaz oldular.

Üç Aşamada Kucağa Sağlıklı Bir Bebek Almak

      1- Olgunlaşmış, kaliteli yumurtayı spermle doğru zamanda buluşturabilmek.

      2- Hamile kaldıktan sonra embriyonun tutunabilmesini ve sağlıklı bir gelişim gösterebilmesini sağlayabilmek.

      3- Rahat bir hamilelik ve başarılı bir doğum için gerekenleri yapabilmek.

      IV. Tüm Yönleriyle Tedavi

      Vücudumu Tanıyorum

      

      Kendimi bildim bileli regl periyodlarım düzensizdir. Bazı aylar iki hafta boyunca sürdükleri olmuştur. Tarihlerini belirleyemediğim için hiçbir arkadaşım gibi regl günlerime hazırlıklı olamadım. Çoğu zaman yolda, okulda, hatta bir keresinde Eminönü’nde sarı pantolonumla yakalandığımı bilirim.

      Zamansız olmasının dışında bu özel günlerin ağrılı geçmesi ve normalden uzun sürmesi de benim genç kızlığımda yaşadığım sıkıntılardandı.

      Düzensizlik sebebiyle gittiğim ilk jinekolojik muayenede rahatsızlığıma PCOS (polikistik over sendromu) teşhisi kondu. Yumurtalıklarımda birden fazla kist bulunuyordu. İlaç kullanmak istemediğimden ve o sırada düzenli regl olmak bana bir şey ifade etmediğinden kistlerim ile yaşamaya başladım. Regl tarihlerim arasında üç dört ay gibi gecikmeler oluyordu. Bu sürenin sonunda doktor tavsiyesi ile aldığım ilaçlar bir süreliğine işe yarasa da kısa bir süre sonra şikayetlerim geri döndü.

      Kistler bende zamanla tüylenme, kilo artışı ve son olarak da insülin direnci gibi sorunlar yarattı. Bir endokrin profesörünün yönlendirmesiyle insülin direnci için düzenli ilaç kullanmaya başladım. Bu ilaç sayesinde hem regl dönemlerim düzene girmiş, hem de kilo kaybetmeye başlamıştım.

      Yine de kist oluşumunun önüne geçilememişti. Halit Bey’e gidince bunun endometriosisle ilgili olduğu anladım. Bu benim için yeni bir bilgiydi. Eskisi kadar sık olmasa da belli aralıklarla oluşan kistlerimin adı “çikolata kisti” idi.

      Yeni tanıştığım kistlerimin yumurtalıklarım üzerindeki etkisiyse sandığımdan büyüktü. Çünkü bu kistler salgıladıkları sıvılarla kaliteli yumurta oluşumunu engelliyorlardı. Dolayısıyla onlar temizlenmeden vücudumun kaliteli yumurta üretmesi mümkün değildi. Sonradan edindiğim başka bir bilgi de çikolata kistlerinin her on beş kadından birinde olduğuydu. Pek çok kadın bunun farkında bile değildi.

      Öğrendiğim en önemli şey, vücudumda birçok kist olduğu ve hepsinin de farklı sebeplerden oluştuğuydu. Bu sebeple de uygulanması gereken tedavi hepsi için ayrı ayrıydı. Biri için ilaç almak yeterliyken, bir diğeri için ufak bir operasyon geçirmem gerekiyordu.

      Benim için eylem zamanıydı. Tedaviye başlamadan önce oluşan kistlerim bir iki operasyonla temizlendi. “Kist aspirasyonu” olarak adlandırılan bu operasyonlar basit kist alma işlemleriydi. Şu şekilde yapılıyorlardı: Laboratuvar ortamında ince bir iğne ile bu kistlerin içindeki sıvı emiliyor ve bu sayede kistler kurutuluyordu. Operasyonlar sırasında hissettiğim acı, sancılı bir regl ağrısı gibiydi. Bu işlem istenirse anestezi altında da yapılabiliyordu ama ben tercih etmedim. Sonrasındaysa antibiyotik tedavisi uygulandı ve bir iki gün dinlenmem önerildi.

      

      Tiroit bezleri yumurta kalitesini etkileyen faktörlerden bir diğeridir. Yavaş çalışması da hızlı çalışması da yumurta oluşumuna yansır. Tiroit hormonu seviyesindeki düzensizlik gebelikte düşük ihtimalini artırır. Gebelik ve emzirme döneminde iyot yetmezliği ise bebeklerde zekâ geriliğine sebep olur.

      İlk üç ayda anneden göbek kordonu yoluyla aktarılan tiroit hormonları azsa, bebeğin beyni yeterince gelişemez. Bu sebeple infertilite tedavisi ve sağlıklı bir gebelik için tiroit bezlerinin çalışması gözlenmelidir. Herhangi bir düzensizlik tespit edilmesi durumda ilaç tedavisi uygulanır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, altı haftalık aralıklarla test yapılarak dozun ayarlanması gerektiğidir.

      Tedavim sırasında tiroit bezlerime de bakıldı. Buradaki ufak nodüllerle de ilk o zaman tanıştım. Dört beş tane nodülüm olduğu tespit edildi. Ama endişe edilecek büyüklükte değillerdi. Tedaviye engel teşkil etmiyordu.

      Yine de kontrollü olabilmek adına tedavi boyunca bir iki kere daha test yaptırdık. Herhangi bir düzensizlikle, az veya çok çalışması gibi bir durumla karşılaşmadım.

      Beslenme

      Bütün bu süreçte yediklerime çok dikkat etmem gerekiyordu. İşlenmiş, ambalajlı gıdalar yerine doğal, saf gıdaları tercih edecektim. Çürüyen gıdalar yemem gerekiyordu bir anlamda. Hayvansal gıdaya ara verecektim. Daha çok sebze ve meyve ağırlıklı beslenecektim. Bu tür beslenme benim detokstan bildiğim bir şeydi. Çok zorlanmadım.

      Murat Bey, kaliteli yumurta üretene kadar hayvansal gıda tüketmemem gerektiğini söyledi. Çünkü hayvansal gıdaların içinde “dioksin” denen bir madde vardı ve kaliteli yumurta üretimine engeldi. Bir süre için vejetaryen oldum. Balık yerken bile çok dikkat ediyordum. Yiyebildiğim sadece belli başlı balıklar vardı. Doğal ortamda yetişmeleri ve çok derin su balığı olmamaları gerekiyordu. Çünkü derin su balığı olurlarsa bu sefer de fazladan cıva alabilirdim.

      Kitabın en sonunda yer alan ekler kısmında dioksinle ilgili daha ayrıntılı bilgiler bulabilirsiniz.

      

      Vücudumu embriyo yüklemesine hazırladığım sıralarda, doktorum besin takviyesi olarak organik soya sosu (tercihen tuzsuz olanlarından) kullanmamı önerdi. Soya sosunun fiziksel direnç üzerinde doğal bir etkisi olduğunu, yumurta tutunmasında etkili olabileceğini belirtti.

      Hamileliğimin ilk üç ayında ağırlıklı olarak Çin yemekleri yedim. Sanırım bilinçaltım beni bir şekilde soya sosunun ağırlıklı kullanıldığı bu mutfağa çekiyordu.

      Bitki Çayları

      Murat Bey bana tembelleşen yumurtalıklar üzerinde olumlu etkisi olan bazı bitki çayları içmemi de önermişti. Bu çayları aktarlardan aldığım üç dört farklı bitkiyi karıştırarak kolayca hazırlıyordum. Her birinden birer tutam alıp, sıcak su ile on dakika demleyip içiyordum. Tadlarına kısa sürede alıştım. İşten eve geldikten sonra yatana kadar iki üç bardak içiyordum.

      Yumurta toplama süresi boyunca içtiğim çaylar şunlardı:

       , hormonal dalgalanmaları kontrol etmek ve âdet dönemlerini