gün çeken şubat için hediye gibi.
Sabırlı huyum uzak kandan gelmekte
Artık çabalamam değişmek için de
Hüküm meydanına ben gecikmem de
Benim saat artık geride.
Böyle bir huy bilmem ederi ne?
Her şey için verirdim cevap
Şimdi ise mırıldanıp oyalanırım bir türküde
Uzun havasını söylüyorum
Ebediyetin de…
EVLIYALARIN DAĞINA ÇIKIŞ
İleriye, güneşin doğuşuna; sağa, günün ortasına; arkaya, günün batışına; sola, gece yarısına kadar Uzanan yerde yaşayan halkı topladım.
Çıplak ayaklı çocuk gibi
Bozkırdan ne kadar yer geçtim
Canımın geçici gamını
Geçerken çaya verdim.
Yırlarım dalaya doluştu
Sanki bir el gezer âşık beni
Evliyaların dağına çıkarken
İçimi boşaltmaya meylettim.
Nisan bulutlarının diyarından
Buğulu, sarhoş eden bir nefes geldi
Yüksekte feriştahın kanadı
Dokunmaya acele ettim.
Bu yüzden belki de gönlüm rahat
Ah buradan Bolgar, Biler,
Suvar ve Urdalar görünmekte
Ben çoktan muradıma erdim.
Serap olan diyarların arkasından
Hanlıkları canlanıyor gözümde
Dağılan kağanlık canım topraklar
Hepsi bana öz derim.
Mahrum kalmanın sınırlarını apaçık
Gördüm ben Evliyaların Dağı’nda
Kalbime öz olan kederlerim
Yine döndüler ah eskilerden benim.
Şuramda kan ve yaşa benzer bir düğüm
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.