align="center">
OMAR ETEZOV
Gürhojan köyünde doğdu. Kabardin – Balkar Devlet Üniversitesi Rus ve Balkar Bölümünü bitirdi.
Leningrad Üniversitesi Filoloji Fakültesi mezunu olduktan sonra Nalçik’te Pedagoji Okulunda öğretmen, Radyo Komitesi görevlisi
olarak çalıştı 1927’den itibaren şiirler, daha sonra da hikâye ve romanlar yazdı. Balkar Tiyatrosunda uzun yıllar sahnede kalan Kanlı Düğün piyesinin yazandır. SSCB Yazarlar Birliği Üyesi (1940), Anayurt savaşı gazisidir.
Kitapları: Kayata Unutmadıla (1958, Kayalar Unutmadılar), Kamni Pomnyat (1959, Rusça, Nalçik; Kayalar Unutmadılar), Tarda (İ961, Vadide).
YAŞAMI SEVİNİZ
Yeni günün sıcaklığında ısınarak
Kötülüğü kınayıp yoldan atarak
Yaşamın aydınlık yolunu tutarak
Yaşayın siz, işi seven insanlar
Yaşam yolu türlü türlü oluyor
Kimi yaşamından hep çıkar umuyor
Kimi tüm zorluklan yıkıyor
Yıkamayan dibe yıkılmaktadır
Anlar kovana bal toplar nasıl
Suyun hızı değirmeni döndürür nasıl
Sen de öyle işçi ol yorulmayan
Herkese örnek, anıt insan ol
AZRET BUDAEV
1915’te Oğarı Bahsan köyünde doğdu. Çocukluktan edebiyat yanı güçlü ve konuşma sanatına yatkın olmasından dolayı köyde kendisine Kıyama (Kıyamet) lakabı verilmiştir. Pyatigorsk öğretmen okulunu bitirir (1931). Daha sonra şiir yazmaya başlar ve ilk şiiri Balkar şairlerinin ilk şiirler seçkisinde yer alır (1935). Kommunizmge Jol gazetesi sorumlu sekreteri olarak çalışır. 30ılu yıllarda devlet ve parti görevleri de üstlenen şair Alman nazi birliklerinin Kabardin-Balkar Cumhuriyeti’ni işgal ettiklerinde (1942) Çerek İlçe Parti Komitesi Başkanı görevinde, Almanlara karşı organize edilen gerilla hareketinin başını çekiyordu. Çatışma sonucu esir düşen Budaev faşistler tarafından işkence gördükten sonra öldürülür ve cesedi Balkar vadisinde bulunan Çirik Köl’’e (Çirik Göl) atılır. Şimdi bu gölün kıyısında şairin mermer heykeli dikilidir. Oğarı Bahsan köyü okulu ise Azret Budaev’in adını taşıyor. A. Budaev’in Bir Avcının Hikâyesi destanı ve Telefon şiiri Balkar okuyucularının, özellikle yazıldığı dönemde, ezbere bildikleri, çok popüler eserlerdi.
Kitapları: Stihle bîa Jırla (1935, Şiirler ve Şarkılar), Tuuğan Jurtum (1938, Vatanım), Ötgen Jıllada (1941, Geçmişte), Nazmula bla Jırla (1957, Şiirler ve Şarkılar), Stihii Poemı (1962, Rusça, Şiirler ve Destanlar).
TELEFON
“Alo, alo” diyerek,
O, kepçeye üflüyor,
Onun bu yaptığını
Çoban Aznor görüyor.
Dikkatli baktı ona:
“Ne oldu, zavfermaya?9
Ne ilginçtir, ne seyir?
Bak sen şu temaşaya!”
Zavferma konuşuyor,
Alnından ter damlıyor,
Kendini savunuyor,
Bir hayli yoruluyor.
“Şu kadar koç ve kuzu
Vardır, sürüde toptan,
Şu kadar tüfek lazım,
Korumaya kurtlardan”.
Aznor görür: zeminde
Siyah kutu yatıyor,
O siyah ‘kepçe’ ona
Kordonla bağlanıyor,
Aznor usul sokulup
Şaştı, gözünü dikti:
– Müdürüm, söyle bana,
Bunun görevi nedir?
– Yiğit, görmüyor musun?
Ben köyle konuşurum.
Dağ yaylasından köye
Haber iletiyorum.
– Dur, yalan söylüyorsun.
Dağlar yerinden oynar!
Tam iki günlük yolda
Seni kim, nasıl duyar?
Zavferma gülümsüyor,
Aznor’a açıklıyor,
Telefonun görevi
Ona anlatılıyor…
– Dostum iş böyle ise,
Ver ben de bir deneyim.
Hatuna: “Şalvarımı
Gönder bana” diyeyim.
Siyah kepçeyi alıp
Aznor konuşur köyle.
Köy Başkanı söz verir
Şalvarı göndertmeye.
Zavferma’ya kepçeyi
Verir Aznor: “Aşk olsun!
Ne hamarat şeymiş bu,
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.