bu gece hilalken…
Sustuğun sözlerde
Dizimdeki yara izinde
Bitmesin hiç dediğim horoz şekerinde
Anılara akların düştüğü yerdeyim anne
Ay bu gece burdayken…
Ellerin sıcağında
Geçmişin sadağında
Suların çekildiği salıncaklarda
Kınaların solduğu yerdeyim anne
Ay bu gece de varken….
Güzlerin ayazında
Efsaneler ocağında
Eylülün hazanında
Oyaların yandığı yerdeyim anne
Ay ne var ne yokken…
Unuttuğun gülüşte
Çeyizindeki dantelde
Yaralandığın yürekte
Saçlarıma sindiğin yerdeyim anne
Ay aylığını yapmışken…
Düşüp de kaldığım
Kalıp da ağladığım
Ağlayıp da susturamadığım
Sensizliğimdeyim anne
Ay çoktan gitti
Korkuyorum gel anne.
İYİ GECELER DURAĞINDA
Gidilmeyen yolda iz oldun
Kırılmayan kalplerde kördüğüm oldun
Bir varmış
Bir de yokmuş oldun
İyi geceler durağında sardım da ruhumun hicranını
Yüreğimde sen ağlamadın çok şükür
Hisli bir beyaz kuğu oldun
Hey gidi hey günlerim oldun
Dönüşü olmayan o an oldun
İyi geceler durağına bıraktım da hazanı
Yüreğimde sen ağlamadın çok şükür
İlhamsız şiirin sözü oldun
Titreyen gönlümün teli oldun
İyi geceler durağına bıraktım da Leyla ile Mecnun’u
Yüreğimde sen ağlamadın çok şükür
KISKANMAM BEN
(Sallanıyor gecedeki Asuman…
“Sevgi Duygu” defterinden
Hatırlarım ben güzel anları… A. Puşkin )
Mutluluğu kıskanmam ben
İnanma dedikoduya
Yanılırsın yoksa
Hüzünlerim var benim
Bir alana bir bedava…
Sabahları kıskanmam ben
İnanma ona buna
Yanılırsın yoksa
Gecelerim var benim
Bir alana bir bedava…
İlkbaharı kıskanmam ben
İnanma sen aya
Yanılırsın sonra
Son olan baharlarım var benim
Bir alana bir bedava…
Bir tek seni kıskanırım ben
İnan bana
Ömrüm asumanım
Aşk bedava
Bir alana,
yok
bir bedava..
GÜZ AYIRDI AMA
Yalvaran edasıyla
Bakışı yabancı kız,
Döndürerek baktırırsın endamınla
Ağustos kavuşturdu gözümün bebeğini sana
…..
Güz ayırdı ama
……
Berrak gözün yıldızlardan
Delikanlılar yürürdü ışığından
Yüreğini ifşa etti ay faydalanıp karanlıktan
Anladım gönlün varmış senin de bende
…
Güz ayırdı ama
…
Güneş farkına varıp,
Karacanın bakışları sanıp
Yıllarını sana verdi ümitten bir alev ile
Sarıldın bana erken gelen hüzünle
…
Güz ayırdı ama
……
Yalvaran edasıyla bakışı yabancı kız
Yüreğimde sen başka
Şiirimde sen başka
Kavuşmasına kavuştuk da
…
Güz ayırdı ama
…
GİDİYORUM SENDEN
Ey şehir
Güzel şarkılar sarmış
Soluğun senin
El alem beni meczup sanmış
Delikanlı idim
Dalgalanan denizlerde
Açılmayan tek bir gül
O güldeki diken sen
Dalgalanıp çağırdı şiirleri
Çıkıp geldi akşam akşam karanlık
Oldu mu ey şehir
Dinledi mi annem dertlenişimi?
Yaktı mı ucunu yarim kelimelerinin?
Ne oldu ey şehir
Sen niye ağlıyorsun?
Hayal eden ben
Acıklı filmlerin kahramanı ben
Üstü karalanmış satırlar ben
Sen ey şehir
Aldım ben yalnızlığımı
Gidiyorum senden
BİZ BİZ İDİK
Hayat nura boğulmuş…
Duygu ateşi, heyecanla yanan an.
Almatı’da görüştük.
Zarif, güzel geceye dolanan
Sırrı biz çözdük biz
Gezerek
Nisandaki kutsal ümit,
El salladı tepelerden
Heyecan heyecan olup
Geceyi biz uyandırdık biz
Ay uykuda
Anılar