Cıldız İsmailova

Kırgız Çocuk Edebiyatından Seçmeler


Скачать книгу

mailova

      Kırgız Çocuk Edebiyatından Seçmeler

      Sevgili kızım Aruuke ve sevgili oğlum Emir’e…

      ÖN SÖZ

      Çocuk edebiyatı, en az yetişkinler için üretilen edebiyat eserleri kadar önemsenmesi gereken ciddi bir alandır. Çocukların hayal güçleri, hayata ve insanlara dair bilgileri küçüklükten itibaren işittikleri masallar, okudukları hikâye, roman ve şiir gibi eserlerle şekillenir. Dolayısıyla çocuk edebiyatı, eğitimin önemli bir parçasını oluşturur. Üstelik çocuk edebiyatına dair eser kaleme alacakların iyi bir pedagojik eğitime sahip olması beklenir. Çocuk edebiyatı ürünlerinin dil ve anlatım yönünden de taşıması gereken özellikler bulunmaktadır. Bu nedenle “Kırgız Çocuk Edebiyatından Seçmeler” adlı çeviri kitabımızda Kırgız çocuk edebiyatından titizlikle seçilen eserlerin çevrilerek okurlara ulaştırılması amaçlanmıştır. Bu bağlamda 6-12 yaş grubuna hitap eden öykü, şiir ve masal türlerine dair seksen beş eser Kırgız Türkçesinden Türkiye Türkçesine çevrilmiştir. Böylece Kırgız çocuk edebiyatının en güzel seçme eserleri Türkiyeli çocukların okuma zevkine sunulmuştur. Milletler ve nesiller arasında bir kültür bağı meydana getiren edebiyat eserleri aracılığıyla iki kardeş ülkenin ortak kültürünün gelecek nesillere ulaşmasına bir nebze de olsa katkı sağlayacağına inanmak bizim için mutluluk sebebi olarak kabul edilebilir.

      Kitabımızın yayımlanmasında emeği olan Bengü Yayınevi sahibi Yakup ÖMEROĞLU ve yayınevi çalışanlarına, çeviride yardımcı olan sevgili oğlum Emir CILDIZBEKOV’a teşekkürlerimi sunarım.

Cıldız İSMAİLOVASafranbolu, Ekim 2020

      KIRGIZ ÇOCUK EDEBİYATI ÜZERİNE GENEL BİR BAKIŞ

      Çocuk, üyesi olduğu toplumun geleceğinin teminatıdır ve bu nedenle onun özgüven sahibi, kendini ifade edebilen, kendisi ve çevresiyle barışık, başkalarının düşüncelerine saygı duyan, millî kültürü içselleştirmiş bir birey olarak yetişmesi ailesi ve toplumun en büyük beklentisidir. Çocuk edebiyatı kavramının ortaya çıkışı da bu beklentinin bir sonucudur. 17. yüzyılda, sosyal ve kültürel bir olgu olarak çocuk ve çocukluğun keşfedilmesi, yeni bir okur kitlesinin ortaya çıkmasına sebep olmuş ve bu kitlenin talepleri doğrultusunda eserler yazılmaya başlanmıştır. Elbette bunda sanayi devrimi ile birlikte eğitim ve psikoloji alanlarında yapılan araştırma ve incelemeler doğrultusunda çocuğun gelişim süreçlerinin bilimsel olarak incelenmeye başlanmasının rolü büyüktür. Böylece çocuklara yönelik kaleme alınan eserlerde; çocukların dil gelişimi, bilişsel gelişim, kişilik gelişimi ve toplumsal gelişim gibi gelişim evrelerinin dikkate alınması gerektiği ortaya çıkmıştır (Sağlam 2020: 10).

      Kırgız çocuk edebiyatı hakkında bilgi vermeden önce çocuk edebiyatı kavramı hakkında bilgi vermenin yararlı olacağı kanaatindeyiz.

      Ansiklopedik Eğitim Sözlüğünde çocuk edebiyatı üç maddede şöyle tanımlanmıştır: “1. Usta yazarlar tarafından özellikle çocuklar için yazılmış olan ve üstün sanat nitelikleri taşıyan eserlere verilen genel ad. 2. Türlü konular üzerinde yazılmış olup çocukların zevkle ve ilgiyle okudukları eserlerden meydana gelen edebiyat. 3. Çocukların faydalandığı her türlü yayını kapsayan edebiyat.” (Alaylı-oğlu, Oğuzkan 1976: 52-53).

      Mustafa Ruhi Şirin, Çocuk edebiyatı nedir? Sorusuna verdiği cevap ise şöyledir: “Çocuk edebiyatı, çocukların büyüme ve gelişimlerine, hayal, duygu, düşünce ve duyarlılıklarına, zevklerine, eğitilirken eğlenmelerine katkıda bulunmak amacı ile gerçekleştirilen çocuksu bir edebiyattır (Şirin, 1998: 9).

      Sedat Sever Çocuk ve Edebiyat (2019) isimli eserinde çocuk edebiyatını, “Erken çocukluk döneminden başlayıp ergenlik dönemini de kapsayan bir yaşam evresinde, çocukların dil gelişimi ve anlama düzeylerine uygun olarak duygu ve düşünce dünyalarını sanatsal niteliği olan dilsel ve görsel iletilerle zenginleştiren, beğeni düzeylerini yükselten ürünlerin genel adıdır.” şeklinde tanımlamıştır.

      Çocuk edebiyatı her şeyden önce edebiyatın bir koludur ve edebî eserin; insanın estetik zevkini geliştirmesi, kurgusal yapı ile yaşam zevki oluşturması, bireye ve topluma ahlak eğitimi vermesi gibi temel işlevleri çocuk edebiyatı ürünleri için de söz konusudur. Ancak çocuk edebiyatını yetişkin edebiyatından ayıran kendine özgü bazı iç dinamikleri bulunmaktadır. Nitekim bu edebiyatın hedef aldığı özel bir kitle vardır. Bu nedenle bu türde eser verecek yazar, şair ve çizerlerin çocuğun gelişim dönemlerini, ilgi, istek, tutum ve beklentilerini göz önünde bulundurmaları gerekmektedir. Dolayısıyla Çocuk edebiyatı ürünleri, çocuk duyarlılığı gözetilerek “çocuğa görelik” ilkesiyle hazırlanmalıdır (Sever 2019: 17).

      Çocuk edebiyatının amacı yetişme aşamasında olan nesle her açıdan terbiye vermek, yaşam nitelikleri açısından onları bilgilendirip toplumla tanıştırmaktır. Bu nedenle çocuk edebiyatının kendine has nitelikleri vardır ve bu nitelikler çocukluk çağına göre yapılandırılması ile ayırt edilir.

      Çocuk edebiyatının ilk edebî ürünleri sözlü gelenekte teşekkül etmiş ve daha sonra yazılı edebiyatın içerisinde kendine yer bulmuştur. Bu bakımdan masal, ninni, tekerleme bilmece gibi sözlü edebiyat ürünleri çocuk edebiyatının temel kaynakları arasında yer alır (Sağlam 2020: 21). Kırgız Çocuk edebiyatının kökeni de, “Beşik sırrı (kırg. Beşik sırı)”, “Salbilek”, “Buzağım (kırg. Torpogum)”, “Bekbekey” , “Şırıldan (açıkl. Atçıların şarkısı)” gibi halkın sözlü eserlerine ve “Manas”, “ErTöştük”, “Kurmanbek” destanlarında, başkahramanlarını Aldar Kösöö, Döö, Peri, Ceyrençeçen, Akılkaraçaç, Tolubay vb. oluşturan masallara, atasözlerine, deyimlere, bulmacalara, tekerlemelere ve diğer oyun şarkılarına dayanır. Aslında folklor eserleri hem çocuklar hem büyüklerle ilişkilidir. Örneğin “Manas” destanı anlatıldığında, şarkılar söylendiğinde bebeği elinde olan annelerden başlayıp gençlerden ihtiyar insanlara kadar herkes gelip dinlerdi. 6-9. yüz yıllarda ruhi mirasları olan Orhon-Yenisey yazıtlarındaki Kultegin’in kahramanlıkları, 11. yüz yılda Türk dilindeki ilk yazılı eser olan, yurttaşımız Yusuf Balasagun’nun elinden çıkan “Kutadgu Bilig”deki terbiye edici anlamdaki nasihat sözleri ve ifadeleri çocukları etkilemenin yanı sıra çocuk edebiyatının gelişmesine yol açmıştır. Kırgızistan’da pek çok bölgeye ulaşıp Orta Asya’dan, Çin’e kadar var olan bütün Kırgızları gezip dolaşarak ilk defa Kırgız dilindeki kitapları yazıp dağıtan Moldo Niyaz’ın, Nur Moldo’nun, Moldo Kılıç’ın, Togolok Moldo’nun, Aldaş Moldo’nun, Şamşidin Özgön’ün, Koconazar Oşi’nin ve birçok büyük bilginin yazılı eserleri, Kırgız çocuk edebiyatının ilk basamakları olarak hizmet etmiştir.

      Kırgız edebiyatında yer alan Moldo Kılıç’ın “Deprem (kırg. Zilzala)” (1911), Osmonalı Sıdıkoğlunun “Muhtasar Tarih Kırgızistan’ı (kırg. Muktasar tarih Kırgıziyası)” (1913) ile “Tarih kırgız Şamdaniyası” (1914) eserlerinde açıklanan tarihi olgular, didaktik ifadeler de çocuk edebiyatının ilk yazılı örneklerindendir. Çocuk edebiyatı, Sovyet dönemindeki yayınevlerinde, okullarda yayınlanan İ. Arabaev’in “Alfabe (kırg. Alippe)” (1924), Kasım Tınıstanov’un ilkokullar için yayınladığı “Okul kitabı (kırg. Okul kitebi)” (1924), “Özgür dağ (kırg. Erkin Too)” (1924), “Leninsel Yaş (kırg. Leninçil caş)” (1926) gazetelerindeki yazılar aracılığıyla yeni bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bunları “Yazma yolundaki yenilik (kırg. Cazma yolunda saamalık)” (1925), “Okuma-yazma bil (kırg. Okuu-cazuu bil)” (1927), “Haber (kırg. Canılık)” (1928), “Yeniköy (kırg. Canı Ayıl)” (1929), Togolok Moldo’nun “Nasihat (kırg. Nasıyat)” (1925), K. Bayalinov’un “Acar (kırg. isim Acar)” (1928), “Tilki İle Dağ Sıçanı (kırg. Tülkü menen suur)”, “Kırlangıç ile Yılan (kırg. Çabalekey menen cılan)” (1927), A. Tokombaev’in “Lenin Hakkında (kırg. Lenin tuuraluu)” (1927) ve diğer kitaplar tamamlamaktadır.

      Bilim adamı, dilbilimci, şair, yazar ve oyun yazarı olan Kasım Tınıstanov’un çocuk edebiyatında yeni bir temelin oluşturulmasında emeği büyüktür. “K. Tınıstanov’un şiir derlemesi (kırg. K.Tınıstanov dunırlarının cıynagı)” (1925) adlı kitabındaki şiirleri ile birlikte 1924 yılında yayınlanan ve “Okul kitabı”na ait olan “Çocuk ile kuş (kırg. Bala menen çımçık)”, “Bebek sallarken (kırg. Böbök termetkende)”, “Masal (kırg. Comok)”, “Oysul- baba (kırg.