Büke Aydın

Mozart


Скачать книгу

Nannerl ve Wolfgang’ın konser vermelerini sağlamıştı. Salzburg’a en yakın büyük kent konumundaki Münih, böyle bir yolculuk için düşünülecek ilk duraktı. Kentte, Viyana kadar olmasa da, oldukça önemli bir saray vardı ve Elektör, müziğe çok meraklıydı. Bu gezi, Wolfgang için gerçek bir konser turnesi anlamına geliyordu ama doğduğu topraklardan gözünü korkutacak denli uzaklaşmamışlardı. Münih gezisi hakkında ayrıntılı bilgilerin bulunmayışının başlıca nedeni, sonraki yolculuklarda Salzburg’daki dostlarına, yaşadıklarını en ince ayrıntısına dek mektupla bildiren Leopold Mozart’ın bu kez suskun kalması ya da yazdıklarının günümüze ulaşmamasıdır.

      Başarılı Münih gezisinin ardından sıra Viyana’daydı. Öncekine göre daha uzun sürmesi planlanan gezi için yaz boyunca hazırlıklar yapılmış, 18 Eylül 1762’de Leopold Mozart, beraberinde çocuklarıyla bir kez daha Salzburg’dan ayrılmıştı. Niyeti olabildiğince çabuk dönmek olduğu için karısını yine kentte bırakmıştı. Ancak 3 Ekim’de Linz’den, ev sahibi ve yakın arkadaşı Hagenauer’e yazdığı mektupta, yolculuğun iyi geçmesine rağmen oldukça zaman kaybettiklerinden yakınıyordu. Wolfgang, 1 Ekim’de ilk kez halk önünde çalmıştı, Münih’teki konserler sarayda olduğu için bu farklı bir deneyimdi. Leopold Mozart gecikmelerinden ötürü kaygılansa da, sağlıklarının yerinde olduğuna şükrediyor, bunun devam etmesi için dostundan, Salzburg yakınlarındaki Maria Plain’deki kilisede dört missa okutmasını rica ediyordu. Tanrı’ya tüm kalbiyle inanan bir Katolik olarak Leopold Mozart, gelecekte karşılaşabileceği olumsuzluklara karşı hazırlıklı olmaktan yanaydı.

      Baba Mozart ve çocukları, 6 Ekim 1762’de Tuna üzerinde gemiyle yaptıkları bir yolculuğun ardından Viyana’ya ulaştı. İmparatorluğun görkemli başkenti, bir gün önce müzik tarihinin bir başka önemli olayına tanıklık etmiş, dönemin tanınmış bestecisi Christoph Willibald Gluck’un Orfeo ed Euridice (Orpheus ve Eurydike) operası ilk kez sahnelenmiş, Gluck getirmek istediği yenilikleri bu yapıtıyla uygulamaya geçirmişti. (İki bestecinin yolları sonraki yıllarda da kesişecek, ilginç bir rastlantı sonucu Mozart, Viyana Sarayı’nda bir göreve, ancak Gluck’un 1787’deki ölümünün ardından atanabilecekti.)

      Leopold Mozart’ın Viyana’ya gelme amacı, Wolfgang’ın sarayda bir konser vermesini sağlayabilmekti. Bunun için Salzburg’daki Başpiskopos’un Viyana’daki yardımcısından ve yol boyunca dostluk kurduğu soylulardan yardım istemişti. Kısa süre sonra girişimleri sonuç vermiş, kente geldikten birkaç gün sonra gittiği operada kulak misafiri olduğu bir konuşma sonucunda, saraydan davet beklemeye başlamıştı. Operada konuşan iki soylu, Viyana’ya üstün yetenekli bir çocuk geldiğini ve klavsen çalışının herkesi hayrete düşürdüğünü söylüyordu. Leopold Mozart, operadaki dedikoduların Viyanalılar için çok önemli olduğunu ve fısıltı gazetesinin gücünün her şeyin üstünde olduğunu iyi biliyordu. Gerçekten 13 Ekim’de, kente vardıklarının haftasında Schönbrunn Sarayı’na kabul edildiler. İmparatoriçe Maria Theresia ve İmparator I. Franz’ın huzurunda tüm hünerlerini gösteren Wolfgang aynı zamanda altı yaşında bir çocuk olduğunu da kanıtlamakta gecikmemiş, kendisine yakın ilgi gösteren İmparatoriçe’nin kucağına atlayarak boynuna sarılmıştı. Kuşkusuz içten gelen bu sevgi ifadesi, on altı kez doğum yapmış Maria Theresia’nın çok hoşuna gitmişti.

      Wolfgang ve Nannerl, ilk yıllarda verdikleri konserlerde, genellikle dönemin tanınmış bestecilerinin yapıtlarını seslendiriyorlardı. Küçük kız piyano başına geçiyor, kardeşinin keman çalışına eşlik ediyordu. Dinletinin ilerleyen bölümlerinde Wolfgang da ne denli iyi bir piyanist olduğunu sergilemekten geri kalmıyordu. Leopold Mozart’ın en çok üzerinde durduğu konu, oğlunun hiç tanımadığı notaları ilk bakışta yanlışsız çalabilmesiydi. Bu yüzden çoğunlukla konserlerin bir bölümü, bu yeteneğin sergilenmesine ayrılıyor, salondakilerin hayret dolu bakışları altında Wolfgang en güç parçaları kusursuz deşifre ediyordu.

      Üç saatten fazla süren ve herkesi çok memnun eden ilk saray konserinin ardından ikincisi gerçekleşmişti. Maria Theresia, Wolfgang ve Nannerl’a tören giysileri hediye etmiş; Leopold Mozart’a da oldukça yüklü bir ödeme yapmıştı. Salzburglu konuklar, yalnızca sarayın değil, kentteki soyluların da ilgisini çekmişti. İki yetenekli çocuğu dinlemek isteyenlerin sayısı hızla artıyor; hemen her gece bir davet alıyorlardı. Gezinin tek olumsuz yanı, Wolfgang’ın kızıla yakalanmasıydı. Aslında bu, çocukluğunu tüm yönleriyle yaşadığının bir göstergesiydi. Hastalığın tehlikesi ortadan kalktıktan sonra Viyana yakınlarındaki Preßburg’ta16 yaklaşık iki hafta kalmış ve yeniden imparatorluk başkentine dönerek yılbaşında eve doğru yola çıkmışlardı.

      5 Ocak 1763 günü tüm aile, Salzburg’da bir araya geldiğinde aradan neredeyse dört ay geçmişti. Viyana gezisinde Wolfgang ilk kez gerçek anlamda büyük kent görmüş, dönemin en büyük hükümdarlarından birinin huzurunda çalmıştı. Bu yolculuktan Mozart yaşamöykülerinin hemen hepsine iki anekdot yadigâr kaldı: İlki, Schönbrunn’da Maria Theresia’nın huzuruna doğru ilerlerken ayağı kayan Wolfgang’ı, İmparatoriçe’nin kızı ve geleceğin Fransa Kraliçesi Marie Antoinette’in yerden kaldırması ve küçük çocuğun büyük bir ciddiyetle, “Bana karşı çok iyi davrandınız, büyüyünce sizinle evleneceğim,” diyerek teşekkür etmesi; ikincisi ise İmparator I. Franz’ın şaka yollu söylediği, asıl hünerin tuşları kapalı bir klavseni çalmak olduğu şeklindeki ifadesini ciddiye alan Wolfgang’ın, klavyesi örtülmüş bir çalgıyı aynı ustalıkla çaldığıdır. Ayrıca Wolfgang’ın, kendi çaldıklarını en iyi anlayacak kişi olarak Viyana Sarayı Müzik Yöneticisi Georg Christoph Wagenseil’ın da dinletide hazır bulunmasını istemesi, henüz altı yaşındaki çocuğun ne denli olgun düşünebildiğini vurgulamak için pek çok kaynakta yer alır.

      Viyana gezisi sırasında Leopold Mozart’ın, Wolfgang’ın başarılı konserleri ve saraydaki kabullerin yanında aklını kurcalayan bir başka konu daha vardı: Uzun yıllardır kemancı olarak görev yaptığı Salzburg Başpiskoposluk Sarayı Orkestrası’nda yönetici yardımcısı konumuna gelmeyi uman Leopold Mozart, bunun bir türlü gerçekleşmemiş olmasından endişe duyuyor ve geleceğine ilişkin planlarını netleştirememekten yakınıyordu. Her zamanki gibi konuyu Viyana’dan, ev sahibi ve yakın dostu Hagenhauer’e açmış, yokluğunda bu konuda olabilecek gelişmeleri kendisine bildirmesini rica etmişti. 28 Şubat 1763 tarihinde Salzburg Başpiskoposu Prens Siegmund Christoph Schrattenbach’ın doğum günü onuruna, Leopold Mozart, sarayın “Müzik Yönetici Yardımcısı” konumuna getirildi. Bu, o tarihte kırk yaşını aşmış olan Leopold Mozart’ın kariyerinin son basamağı olacaktı. Yaşamının sonraki yıllarını oğlunun eğitimine adayacak, onun başarıları her şeyden önce gelecekti.

      Mozart ailesi, 1763’ün ilk aylarını Salzburg’da geçirdi. Leopold Mozart, yeni bir yolculuk için farklı bir rota çizmek istiyordu. Yakın çevrenin ve aynı dili konuşan insanların dışında da Wolfgang’ın tanınması ve destek görmesi gerekiyordu. Bunun için Paris ve Londra gibi iki önemli merkez mutlak ziyaret edilmeliydi. Ancak Leopold Mozart’ın gezileri tam bir eğitim yolculuğuna çevirmesi, evden yıllarca uzak kalmayı gerektirebilirdi. Bunun için ailenin tümü birlikte gitmeli, çocuklar ev ortamından ayrıldıklarını fazla hissetmemeliydi. İşin psikolojik ve pedagojik yönlerinden başka, maddi boyutu da Leopold Mozart’ın kazancının hayli üzerindeydi. Oldukça tutumlu bir yaşam süren Mozart ailesi, babalarının yeni terfiinin ardından parasal olarak rahatlamıştı ama yine de gündemdeki gezinin çok iyi planlanması gerekiyordu. Ayrıca Leopold Mozart’ın bu denli uzun izin alıp alamayacağı bir başka sıkıntı kaynağıydı. Ancak her şey yoluna girmiş, yolculuk için tüm hazırlıklar tamamlanmıştı. Bazı müzik tarihçilerine göre Leopold Mozart kentten ayrılırken saraya, yalnızca Paris’e gitmek istediğini bildirmiş,