âGerçek yerliler mi?â Felicia kirpiklerini kırpıÅtırdı, koruması için yeni yaÅlı sevgilisine eÄilerek korktuÄunu belli etti. YaÅlı zengin adam ona bu nimetleri sunduÄu için turnayı gözünden vurmuÅtu. EÄer kartları doÄru oynarsa bir daha hiçbir Åey istemesine gerek kalmayacaktı.
âNesin sen? BeÅ yaÅında mı?â Tristian mikrofona uzandı ve açtı, midesi bulanıyordu ama helikopter yüzünden deÄil.
YaklaÅan baÅ aÄrısını hissederek Åakaklarını ovdu. Son zamanlarda aptal insanlara olan tüm toleransını kaybetmiÅti. Cebine uzanarak içindeki küçük alkol ÅiÅesini çıkarttı, fakat içinde alkol yoktu. ArkadaÅı Hunter'ın yaptıÄı baÅ aÄrısı için Kızılderili ilacıydı ve genellikle birkaç dakika içinde iÅe yarardı. Aptal helikopter ve babasının neden olduÄu bu baÅ aÄrısını geçirecek kadar kuvvetli olmasını diledi.
Babasının yaptıklarını biliyordu. Felicia muhtemelen yirmili yaÅlarındaydı ve bir kız arkadaÅtan ziyade babasının sürtüÄüne benziyordu. Böyle anlarda babasıyla yaÅamadıÄı için seviniyordu.
Tüm bu olanlar onu uyuz ediyordu. Ailesinin geçinememesi Angelâın suçu deÄildi, o zaman neden evden ayrılmak zorunda kalmıÅtı? Hâkimin çocukları anne ve babaya ayrı ayrı verdiÄini öÄrendiÄinde boÅanma iÅi onu çok kızdırmıÅtı. Angel on altı kendisi on yedi yaÅında olduÄu için istekleri dıÅında ayrılmıÅlardı.
Åimdi bildiklerini o zaman bilmiÅ olsaydı bunun olmasına asla izin vermezdi. Ãünkü buna engel olabilecek kadar akıllı deÄildi. Angelâı neredeyse iki yıldır görmemiÅti ve bu yüzden de onu bugün havaalanında karÅılama hatasına düÅmüÅtü. Onu çok fazla özlemiÅti.
Kız kardeÅiyle kendisinin ayrılmasına karar veren aptal yargıcın, Angelâın zorla götürülmesinden bir kaç gün sonra korkunç bir trafik kazasında öldüÄünü hatırladıÄında dudaklarının kenarları acımasızca gülecek Åekilde kıvrıldı. Tristian kız kardeÅine bakarken omuzlarını silkti. O zamana kadar, hayatları boyunca Mabetâte yaÅamıÅlardı.
O ve Angel yedi torun arasında büyükannelerinin en sevdikleriydi ve büyükbabaları üç yıl önce merdivenden düÅüp boynunu kırdıktan sonra Mabetâte iÅler daha iyi gitmeye baÅlamıÅtı.
Tristian'ın bakıÅları, düÅündükçe sertleÅti. Büyükbabaları öldüÄünde gözyaÅı bile dökmemiÅlerdi çünkü ne kendisi ne de Angel yaÅlı adama katlanabiliyordu. John Hart korkutucu Åekilde sürekli onları izliyor ve kimsenin duymadıÄını düÅündüÄü zamanlarda nefret dolu sözler söylüyordu. Büyüdükçe, o ve kız kardeÅi büyükbabalarından her Åartta kaçmayı bir oyun haline getirmiÅlerdi.
John Hart her zaman ona alçakça davranmıÅtı. Ona diÄer torunlarından farklı davranmıÅtı. Tristan, inatla anıları kilitledi, yaÅlı adamı düÅünmenin beynini yormasına deÄmeyeceÄine karar verdi.
BakıÅları kız kardeÅinden erkek arkadaÅı Ashton Fox'a kaydı. Ä°lk defa bir erkek arkadaÅı olduÄunu görüyordu. Tristian, koleje hazırlık aÅamasındaki ifadesini koruyordu. TopladıÄı tüm bilgilere göre Ashtonâda bir sorun görünmüyordu ve bundan nefret etmiÅti çünkü Angelâın Mabetâe geri dönmesini istiyordu. EÄer Kaliforniyaâdaki hayatından memnunsa bu olmayacaktı.
Ashton Fox yirmi yaÅındaydı ama bu hafta yirmi birine girecekti. Belki ona bir doÄum günü partisi düzenlemeli ve sarhoÅ olmasını saÄlayarak Angelâın her tarafına kusturmalıydı, belki de bu aralarındaki baÄı kopartıp Angelâın eve dönmesi için yeterli olurdu. Ä°Åe yaramazsa Hunter veya Rayâden birinin yapılabilecek bir Åeyler bulacaÄından emindi.
Tristian Ashtonâdan hoÅlanmamak için daha fazla sebep aramaya devam etti. Hatta avukat olan amcası Robertâtan onun geçmiÅini araÅtırması bile istemiÅti. Robert Hart Ashtonâın onlar kadar olmasa bile parası olduÄunu doÄrulamıÅtı. Yine de Tristian bunun kız kardeÅiyle zenginliÄi için çıkmasına yeteceÄine inanıyordu.
Bununla birlikte Ashton Foxâa ait bir sabıka kaydına ulaÅmıÅtı ama çok sıkı korunuyordu. Robert bunun muhtemelen gençlik zamanlarında içkili araba kullanmak ya da buna benzer bir Åey olabileceÄini söylemiÅti. Arkadan baÄlı platin sarısı saçları, yanık teni ve buz mavisi gözleri ile yürüyen bir Calvin Klein reklamı gibi görünse de doktor olmak için okuyordu.
Tristian, Angel ve Ashtonâın yaÅları biraz daha yakın olsa, Angelâın saçlarının daha uzun olması hariç ikiz olabilecek kadar benzediklerini düÅünerek kaÅlarını çattı. Åimdi bile ikisi birbirine gülümsüyordu ve bu gerçekten onun sinirlerini daha çok geriyordu. Tristian koltuÄuna gömüldü ve pencereden dıÅarı bakmaya karar verdi.
Sessizce hangi manzaranın daha kötü olduÄunu merak ediyordu.
*****
Isabel Hart, özel helikopterin sesini duyunca çay fincanını indirdi. Aceleyle pencereye giderek eve geliÅlerini izlemek istedi ama bu hafta oynaması gereken rolü olduÄunu hatırlayarak durakladı. Zayıf büyükannenin aileye onunla birlikte ihtiyacı vardı.
Kısa süre önce küçük bir kalp krizi geçirmiÅti ve bu Malcolm ve Angel'ı eve dönmeye ikna etmek için yeterli olmuÅtu, Dört Temmuz tatili olsa bile. Neredeyse bu korkutucu bir deneyime deÄmiÅti. Hatta tesisi dıÅarıdan gelenlere kapatmıŠve çalıÅanlara hafta sonu için izin verme konusunda Tristian ile anlaÅmıÅtı böylece ailesi için burası ev gibi görünecekti.
Bir yolunu bulsa özlediÄi çocuÄu ve torunlarını geri döndürürdü, bunu yapmaları için ölüyormuÅ gibi davranmaya bile hazırdı.
Ãocukları her zaman burada aileleriyle birlikte yaÅamıÅtı. Bu, Malcomâun boÅanmasının yıktıÄı bir gelenekti. Büyük oÄlu Robert lise aÅkı Dianne ile evlendikten sonra avukat olmuÅtu. Åu an yirmi yaÅında olan ikiz çocuk Devin ve Damien, tesisin zemin katında büyük bir alanı kaplayan spor salonunda eÄitmen olarak çalıÅıyorlardı.
Gözlerini Robert'tan ayırmamak zorundaydı çünkü babası gibi açgözlü ve hesapçıydı. Son