Zekeriya Akman

Osmanlı’da Devlet Tekke Münasebetleri - Meclis-i Meşâyih


Скачать книгу

aynı gayeye matuf olarak tayin edilmesi elzemdir.”108 şeklinde ifade etmiştir.

      Kanun maddelerinin geneli üzerindeki görüşmelerde az sayıda milletvekili Meclis-i Meşâyih ile ilgili görüşlerini açıklamıştır. Bursa Mebusu Hilmi Bey, böyle bir kanuna lüzum olmadığını, kurulmakta olan Daru’l Hikmeti’l İslamiye’nin ahlak encümeninin bu görevi yürütebileceğini belirtmiştir. Kanunun geneli üzerinde söz alan Urfa Mebusu Saffet Efendi,109 kanunun esbab-ı mucibe layihasında, Meclis-i Meşâyih’in gayesinin ilmî ve idari olmak üzere iki görevi yürütmesinin amaçlandığını, kendisinin de böyle bir çalışmayı yürütecek kurumun varlığını desteklediğini ifade etmiştir.

      Kanunun, “Meclis-i Meşâyih bir reis ile yedi azadan mürekkeptir.” şeklindeki ikinci maddesi görüşülürken söz alan Bursa Mebusu Hafız Ahmet Efendi110, Daru’l Hikmeti’l İslâmiye’nin ahlak şubesine şeyhlerden bazı üyeler alınarak Meclis-i Meşâyih’in görevinin yaptırılabileceğini, kurumun diğer görevlerinin de Evkaf Şurası tarafından görülebileceğini, bu nedenle ikinci maddenin kanundan çıkartılmasını teklif etmiştir.

      Mecliste kanun üzerine ifade edilen görüş ve eleştirilerden sonra, Meşihat Memurin Müdürü Bahri Efendi söz almıştır. Bahri Efendi, yapılan eleştirilere cevap vermiştir. Meclis-i Meşâyih’in görevinin bir kısmının Evkaf Şurası tarafından yapılabileceği görüşüne karşı çıkmıştır. Meclisin, ilmî ve idari görevlerinin olduğunu ve meşihat makamına bağlı kurulduğunu, Evkaf Şurasının ise Evkaf Nezaretine bağlı bir birim olduğunu vurgulamıştır. Tekkelerin gelirlerinin, Evkaf Nezaretine bağlı şura tarafından belirlendiğini, meclisin ise şeyh atamalarını ve ilmî görevleri yerine getireceğini belirtmiştir. Meclis-i Meşâyih’in vazifesinin ahlak encümeni tarafından yürütülebileceği fikrine de karşı çıkmıştır. Bahri Efendi, “Meclis-i Meşâyih’in vazifesi hem idari ve hem de amelîdir. Meclis-i Meşâyih, şeyhleri azleder ve tayin eder. Meclis-i Meşâyih tarikatın adabı dairesinde tekkelerde hareket ediliyor mu edilmiyor mu bunları tetkik ve teftiş eyler. Sonra Meclis-i Meşâyih, asra ve zamana muvafık bir süluk ile meşâyihi yetiştirir.” ifadeleri ile kurumun görev alanını açıklamıştır. Bahri Efendi, öteden beri ihmal edilmiş bir çalışmayı yaptıklarını, bu kurumu kapatmak yerine üye sayısını arttırarak daha işlevsel bir hâle getirmeyi amaçladıklarını belirtmiştir. Bu meclisin vazifesinin ne olacağını soran milletvekillerine Bahri Efendi; “Meclis-i Meşâyih, seyr-ü süluk ile ve irfan ile şeyh yetiştirecek, tekkeleri ataletten kurtaracak.”111 diyerek meclisin daha çok amelî bir vazife alacağını ifade etmiştir.

      Meclis-i Mebusanda, kanunda yer alan Meclis-i Meşâyih’in başkan, üye ve kâtiplerinin alacağı maaş konusu da görüşülmüştür. Buna göre; başkanın aylık 50 lira, üyeler ve başkâtibin ayda 20 lira, diğer kâtiplerin ise aylık sekiz lira, hademelerin ise aylık 5 lira alacağı yönündeki teklif kabul edilmiştir. Burada dikkat çeken bir husus aynı kanunla kurulmuş olan Daru’l Hikmeti’l İslamiye’nin başkan ve üyelerine, Meclis-i Meşâyih personeline tahsis edilenden daha fazla maaş ödeneği ayrıldığıdır. Daru’l Hikmeti’l İslamiye’nin başkanına yüz, üyelerine de ellişer lira maaş bağlanmasına karar verilmiştir. Bu rakamlar da Meclis-i Meşâyih’in başkan ve üyelerine bağlanan maaşın iki katına karşılık gelmektedir. 21 K.sani 1334 / 1918 tarihinde Meclis-i Mebusanda yapılan bu görüşmeler neticesinde hükümetin göndermiş olduğu kanun teklifi kabul edilmiştir. Bu kanunla Meclis-i Meşâyih’in yapısında değişiklik olmuş ve üye sayısı yediye çıkmıştır.

      Meclis-i Meşâyih’in Yapısı

      Meclis-i Meşâyih’in yapısı bir üst kurum olan Şeyhülislamlık makamı tarafından belirlenmiş ve düzenlenmiştir. Bazı dönemlerde kurumun yapısında değişikliğe gidilmiştir.

      Kurumun kuruluşunun ilk gündeme gelmiş olduğu 1864 yılında nasıl bir yapı tasarlandığı ile ilgili herhangi bir belge bulunmamaktadır. Zira meclis, bu dönemde teşkil etmemiş ve herhangi bir faaliyet yapmamıştır. Meclis-i Meşâyih’in 1866 yılındaki kuruluşunda hazırlanan nizamname ile birlikte, heyette yer alacak şeyh isimleri şeyhülislam tarafından sadaret makamına bildirilmiştir. Buna göre meclis bir başkan ve altı üyeden oluşacaktır. Meclisin ilk oluşumunda üyeler farklı tarikatların şeyhlerinden seçilmiştir. İlk oluşturulan mecliste Nakşibendi, Mevlevi, Kadiri, Halveti, Sa’di ve Sünbüliye tarikatlarına mensup şeyhler yer almıştır.112

      İlk kurulan meclisin başkanının kim olduğuna dair farklı görüşler bulunmaktadır. Şeyhülislamlık makamı tarafından, sadarete gönderilmiş olan yazıda başkanın kim olduğu belirtilmemiş “Sülehayi Meşâyih” adı altında bir isim listesi verilmiştir. Sıralamada ilk olarak Nakşibendi Murat Molla Dergâhı Şeyhi Feyzullah Efendi’nin ismi bulunmaktadır. Bu nedenle meclisin ilk reisinin Feyzullah Efendi olduğu düşünülmüştür. Bunun yanı sıra meclisin ilk reisinin Osman Selahaddin Dede olduğuna dair iddialarda bulunmaktadır. Fakat ilk mecliste kimin reis olduğuna dair açık bir kayıt bulunmamaktadır.113

      Meclis-i Meşâyih’in kuruluşundan sonra yapısında ve üye sayısında dönemsel değişiklikler olmuştur.

      1868 yılında Meclis-i Meşâyih Yenikapı Mevlevihanesi Şeyhi Osman Selahaddin Dede’nin başkanlığında beş üyeden oluşmuştur. Bu dönemde üyeler Kadiri, Sa’diye, Nakşibendiye, Sünbüliye ve Halvetiye tarikatlarından oluşmuştur. 1874 yılında ise meclisin üye sayısı altıya çıkartılmış ve Rufaiye114 tarikatından da bir temsilci eklenmiştir.115 Yine 1874 yılında, Halveti tarikatı yerine mecliste Şabaniye tarikatı temsil edilmiştir.116

      1875 yılında, meclisin yapısında önemli bir değişikliğe gidilmiştir. Bu dönemde meclis yapısına, başkan ve üyelerin yanı sıra bir nazır eklenmiştir. Böylece mecliste tarikat kökenli olmayan ilmiye sınıfından kadı asker payeli biri eklenmiştir.117 Meclis-i Meşâyih’in yapısı içerisinde bir nazırın bulunması şeklindeki uygulamaya, 1902 yılında son verilmiştir.118

      Meclis-i Meşâyih’in üye sayısı yıllara göre azalıp çoğalmıştır. 1297 yılında mecliste 12 üye yer almıştır.119 Şeyhülislam Kazım Musa Efendi döneminde, 1911 yılında meclisin üye sayısı ikiye düşmüştür.120

      Meclisin yapısında son değişiklik, 1918 yılında gerçekleşmiştir. 10 Mart 1918 tarihinde yayımlanmış olan Meclis-i Meşâyih’in tevsi’iyle ilgili kanunla yapı 1 başkan, 7 üye, 1 başkâtipten teşekkül etmiştir.121

      Kurumun arşiv kayıtlarına baktığımızda Meclis-i Meşâyih, nizamnameleri doğrultusunda bazen kendi içerisinde Heyet-i Teftişiye ve Encümen-i İlmî adlarıyla çalışma grupları oluşturulmuştur. Fakat bu heyetler meclis dışından değil kurumun üyeleri arasından oluşturulmuştur.

      Meclis-i Meşâyih’in yürütmüş olduğu, tekkeleri idare ve denetleme görevi diğer bazı yardımcı kuruluşlar vasıtasıyla da yerine getirilmiştir. Bu bağlamda merkez tekkeler ve taşra encümenlikleri önemli görevler üstlenmiştir.

      Kuruma verilmiş olan yetki çerçevesinde, tekkelerin birbirlerine yakınlıkları ve coğrafi