Topraklar (1971)
Tutsak (1973) / (2017 –Kerkük / Irak)
Sancı (1974)
Çiçekler Büyür (1978)
Canbaz (1982)
Kaf Dağı’nın Ardında (1988)
Alpaslan (1990)
Atlı Karınca (1990)
Un coeur aux encheres (1991 – Fransa)
Cumhuriyet Türküsü (1993)
Nisan Yağmuru (1997) Havva (1999)
Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri (2002)
Bukağı (2004)
Hacı Bayram (2005)
Cümhuriyyet Neğmesi (2007 – Bakü / Azerbaycan) Hacı Bektaş Veli (2008)
Bir Aile (2013)
Çiçekler Böyüyer (2017 – Bakü / Azerbaycan)
*Tiyatro eserleri:
Bir Yürek Satıldı (1967)
Bir Milyon İğne (1967)
Ne Mutlu Türküm Diyene (1969)
Adsız Kahramanlar (1975)
*Denemeler
Dost Dost Diye (1995)
*Hikâyeler
Bir Gece Yıldızlarla (1991)
*Otobiyografi
Kendimden Kendime (2020)2
Küçük Dünya, Yönetmen Osman Sınav tarafından televizyon dizisi olarak çekilmiş ve TRT’de yayınlanmıştır. Atlı Karınca eseri, önce senaryo tarzında yazılmış ve Yönetmen Osman Sınav tarafından TRT’ye televizyon dizisi olarak çekilmiştir. TRT “aydınlarla alay ediyor” gerekçesiyle yasaklayınca roman tarzında yayımlanmıştır.
Ödüller – Armağanlar – Yarışmalar
“Küçük Dünya” adlı romanıyla “1966 Yılı Turizm ve Tanıtma Bakanlığı Sanat Armağanı”;
“Bir Yürek Satıldı” oyunuyla 1969 TRT Radyo Oyunları Yarışması Dram Dalı birinciliği;
“Ak Topraklar” adlı romanı ile Türk Edebiyatı Vakfı’nın “1971 Yılı Roman Ödülü”;
“Sancı” romanı ile Türkiye Millî Kültür Vakfı’nın “1975 Yılı Roman Ödülü”;
“Canbaz” romanı ile Türkiye Yazarlar Birliği’nin “1982 Yılı Roman Ödülü”;
26 Mayıs 1995 tarihinde, Türk Ocakları Genel Merkezi’nin “Hamdullah Suphi Tanrıöver Kültür Armağanı”;
11 Ekim 2003 tarihinde, Türkiye Yazarlar Birliği’nin kuruluşunu 25. yılında, “Sanatını fikrî temeller üzerine yücelten Türk romanının idealist hanımefendisi Emine Işınsu’ya, “altmış beş yıllık ömrünün sa’yini tebcil için şükran ve ihtiram beratı”;
2005 yılında Karaman Türk Dili Ödülleri, “Türkçeyi Doğru ve Güzel Kullanan Yazar Ödülü”;
18 Mayıs 2006 tarihinde, Türk Ocakları Genel Merkezi’nin, “millî kültürümüze ve sanat hayatımıza yaptığı hizmet ve katkılarının 40. yılı vesilesiyle teşekkür plaketi”;
2009 yılında İLESAM (Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği), “Şeref Ödülü”;
10 Aralık 2011 tarihinde, Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi’nin “Ömür Boyu Roman Ödülü”;
2015 yılında, Millî Düşünce Merkezi’nin “Yahya Kemal Fikir – Sanat – Edebiyat Armağanı”.
MEKTUPLARI
Bu bölümde, Emine Işınsu’nun bana gönderdiği (13) mektup ile bir bayram tebriğini okuyacaksınız. Nazarımda çok değerli belgeler olma özelliğini taşıyan mektupları ve bayram tebriği, benim o yıllardaki çalışmalarım hakkında değerlendirmeleri barındırsa da Işınsu’nun edebî anlayışını ortaya koyması bakımından da önemlidir.
Mektuplaşmamız 1978 yılında başladı, 1994 yılına kadar devam etti. Sonrasında ise telefonlar devreye girdi. Telefon büyük nimet ancak yazışmaları sona erdirdiği ve kayda geçmesi gereken nice güzelliklerin konuşmalarda kalarak uçup gitmesine sebep olduğu için hayıflanıyorum.
Mektuplar, ustama gönderdiklerimin karşılığı olarak yazılmıştır. Keşke elimde, yazdığım mektupların birer nüshası bulunsaydı ve onları da bu çalışma içinde değerlendirebilseydim! Böylesi daha anlamlı olurdu. Ne yazık ki mektuplar birer nüsha yazılarak gönderiliyor.
Bu çalışmayı yaparken; “İyi ki Emine Işınsu ile tanışmışım! İyi ki mektuplaşmışım!” diye sevindim. Türk Milleti sevdalısı bir büyük yazarın kaleminden çıkan mektupların muhatabı olmak benim için şeref ve ayrıcalıktır. İşte bana yazdığı mektuplar:
“Töre” antetli pelür kâğıda, daktilo ile yazdığı ilk mektup:
(Mektupta, Töre-Devlet Yayınevinin tertiplediği Dündar Taşer Roman Yarışması için gönderdiğim, teşvik armağanı alan, “Önce Hürriyet” adlı eserden söz ediyor.)
“13 Mart 1978
Değerli kardeşim, Sana karşı son derece mahcup olduğum için bir türlü yazamadım. Eserlerinin yazıhanede kazaya uğraması aklıma gelmeyecek bir olaydı. Hâlâ daha da kafam almıyor. Başkası yapsa, sorumsuzluk örneği olarak gösteririm. Kendi başıma gelince mahcubiyetten elim ayağım kesiliyor. Affedersin.
Tabii bu affedersinin bir anlamı yok, eserinin kaybı yanında. Ben yine de affedersin diyorum, çünkü başka bir şey diyecek yüzüm yok.
Erol Kılınç’tan geleni, düzene sokacağım. Eğer mutlaka senin görmen gereken (düzeltmen gereken) yer olursa gönderirim.
Bahsettiğin şahıs hakkında yazdıkların doğru, dönmeyecek. Onun için alelacele haberi iletmekte mânâ yok. Mamafih Burhanettin’e3 söyleyeceğim, yazsın. Dönmeyeceği kat’i.
Bildiğin gibiyiz. Derginin bütün sorumluluğunu Yalçın İzbul aldı. İskender, yayınevi ile meşgul, bir de A. Tuğcugil’in yazılarını yazmakla.
Ben de romanımla dövüşüyorum. Bitmek üzere… Temize falan çekmesi de alır birkaç ay, Allah izin verirse, sezona basılır.
Sana hayırlı günler, hayırlı başarılar diler; selâm ve sevgilerimi iletirim kardeşim.
E. Işınsu Öksüz.”
(İmzasının sağındaki boşluğa, el yazısı ile şu notu düşmüş:)
“Allah rızası için, bundan böyle eserlerini (2 – 3) kopya yaz. 3. hamur kâğıt kullan.”
Üçüncü hamur kâğıda daktilo ile yazdığı iki sayfalık, ikinci mektup:
(Mektupta, ağırlıklı olarak, “Mağduristan Yağması” adlı, tiyatro eserim hakkında tenkitlerini sıralıyor. Bu eserim, o tenkitlerden sonra dosyada öylece kaldı, kitaplaşmadı. İlerdeki sayfalarda, “Mağduristan Yağması” üzerinde, kurşun kalemle aldığı notları ayrı bir bölümde okuyacaksınız.)
“25 Temmuz 1978
Kardeşçiğim,