Sabi Ansat

Temirbek Jürgenov


Скачать книгу

eden bir insanıydı. Çocuğunu da aynı şekilde yetiştirmeye çalışıp Doğu’nun önde gelen alimleri ve şairlerinin geleneklerini takip etti. Sır boyunun tanınmış şairi Turmağambet İztilevov’u öğretti. Turmağambet, Temirbek’e yaklaşık üç dört yıl boyunca Arap, Fars, Çağatay dillerini öğretip Ömer Hayyam, Ali Şir Nevai’nin fikirlerini, Orta Asya’nın özgün kültürünü öğretti. Genç Temirbek’in Özbek, Tacik dillerini mükemmel derecede öğrenmesinin sonucu olarak Tacikistan ve Özbekistan’da sorumlu görevler gerçekleştirirken bunun faydasını gördüğünü Temirbek birçok kez söyledi.

      1909’da Perovsk ilçesine bağlı Alamesek yönetimi Rus okuluna giden Temirbek dört yıl boyunca Rus dilini öğrendi. Okulu çok iyi derecede bitirdi. O, Perovsk şehirli yüksek Rus teknik okuluna girip onu da yüksek dereceyle bitirdi. Bundan sonra Temirbek yaklaşık bir yıl Ufa’daki arazi ölçümü teknik okulunda okudu. Bu sırada Ufa’da veba baş gösterince yoldaşları ölen Temirbek, öğrenimini bırakıp ülkesine döndü. Bu, okullarda iyi bir eğitim alan Temirbek’in kabiliyetli bir vatandaş hâline geldiğini gösterir. Aynı zamanda Kazakistan’da yayılmaya başlayan devrimci fikirleri destekleyen Alibiy Jangeldin ile tanıştı. Irğız ile Torğay’da, daha sonra Orenborg’da Sovyetler Kongresi’nin düzenlenmesinde yer aldı. Irğız’da Devrimci Komitesi başkanı olarak seçildi. Daha sonra Orenburg’a taşınıp Bölge Konseyi’nin organizasyon bürosunun sekreteri olarak çalıştı. Orenburg İşçi Fakültesi’ne gitti. Orenburg’da yayımlanmaya başlayan “Qazaq Muñı” isimli gazetenin editörü Nazir Törekulov ile tanıştı, sonra yazı işleri müdürlüğünün sorumlu sekreteri olarak görev aldı. Nazir Temirbek’in azimli, ilkeli oluşunu takdir etti. Bu yıllarda yazar, gazeteci, hicivci olarak öne çıktı. “Uşqın” gazetesinde yayımlanan Perevodçiktiñ Qıyyalı “Çevirmenin Hayali” adlı hiciv şiiri, Seken Seyfullin’in dikkatini çekti. O, “Temirbek’in hicvi, Sovyet yetkililerini aldatarak memnun etmeye çalışan çevirmenleri yerden yere vurdu.” diyerek Serke Kojamkulov’a hicivli şiiri sahneleme talimatı verdi. Serke, bunu uzun yıllar sahnede okudu.

      1922 yılında Temirbek, Orenburg İşçi Fakültesi’ni bitirdi. 1923 yılında Taşkent’teki Orta Asya Devlet Üniversitesi’nin Hukuk Fakültesi’ne girdi. O, öğrenciliğinden beri sorumlu görevler yerine getirdi. Okurken Kazak Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin Türkistan Cumhuriyeti’ndeki daimî ve tam yetkili temsilcisi olarak çalıştı. Türkistan Cumhuriyeti 1924 yılında dağıldığında ulusal cumhuriyetlerin oluşumunda yer aldı. Son sınıftayken 1926 yılında yeni açılan Taşkent’teki Kazak Pedagoji Enstitüsü’ne müdür (rektör) olarak atandı. Onların hepsinde Temirbek yaratıcılık faaliyeti, okuryazarlığı, becerikliliği ile öne çıktı. Onun işini gayretle yapması, merakı, rehberlik kabiliyeti ile Merkez Parti Komitesi’nin Orta Asya Bürosu yöneticiliğine kabul edildi. Onlar Jürgenov’u, Türkistan Cumhuriyeti dağılınca yeni kurulan Tacik devletinin Maliye Halk Komiseri (Bakanı) olarak atadılar. Üniversiteyi hukuk derecesi ile bitiren Temirbek “SSCB ve Kazakistan’ın Yönetme ve Ekonomik İmar Sorunları” adlı diploma çalışmasını savundu. Bu çalışmayla Türkistan’ın yerine kurulan yeni cumhuriyetlerin (Özbek, Kırgız, Tacik) sınırlarının çizilmesi hakkında sağlam önerilerde bulundu. Bu ülkelerin tarihî, siyasi ve coğrafi durumu, orada yaşayan insanların milli karakteri hakkında bilgi verdi. Yedisu, Sırderya eyaletlerinin Kazakistan’a katılması problemlerini temellendirdi. Orta Asya Devlet Üniversitesi’nden iyi dereceyle mezun olan Temirbek, bu üniversitede öğretmenlik yapmak için kaldı.

      1929 yılında Temirbek Jürgenov’u Tacikistan’a öncelikle cumhuriyetin istatistik departmanı başkanlığına, ardından Tacikistan ülkesinin Maliye Komiserliği görevine atandı. Yaklaşık bir yıl görev yapan Temirbek, Özbekistan Halk Eğitim Komiseri (Bakanı) olarak çalışmak üzere Taşkent’e gönderildi. Birkaç yıl içerisinde (1930-1933) o, Özbekistan’da eğitimi düzenlemek, ekonomiyi güçlendirmek, kültür devrimini uygulamak için öncü oldu, yeni okullar açtı, ders kitaplarının yayınlanmasına yardımcı oldu. Özbek vatandaşlarını Rusya’nın büyük okullarına yönlendirdi. Özbekistan liderleri A. İkramov ve F. Hodjayev onun becerikliliğini takdir edip ellerinden gelen yardımı yaptılar. 1933 yılında Kazakistan’ın daveti üzerine Temirbek’in ayrılmaya karar verdiğini işiten Özbekistan hükümeti lideri F. Hodjayev:

      – Niye gidiyor? Biz ona elimizden gelen her şeyi verdik, dedi.

      Böylece, Kazakistan’a gelince Temirbek derin bilgi aldı ve büyük bir deneyim kazandı. Çalışkanlığını gösterdi. Rektörlük, halk komiserliği görevini yerine getirip yaptığı işi açık bir şekilde yürüttü. Her alanın sorunları ve bunları çözmenin yolları hakkında birçok makale yayımladı. Halkın tavsiyelerini dinlemekten çekinmedi. Kendi fikirlerini açıkça ifade edip uygulamaya koydu. Yükseköğretimi geliştirme ve halkı eğitme meselelerine değinen birçok makalesi bu şekilde kaleme alındı. Onların çoğu Jürgenov eserlerinde yayımlandı.

      Jürgenov’un bu alandaki birçok eseri, beceriklilik kabiliyeti Kazakistan’da devam etti. Burada sadece dört yıl (1933-1937) görev yaptı. Halk Eğitim Komiserliği’ne ek olarak hükümetin kültür ve sanat işini yöneten komiteye başkanlık etti. Onun kısa süre içerisinde yönettiği alanlarda devrim yaptığını söylemek yanlış olmaz.

      İlk kez L. İ. Mirzoyan’ın (Kazakistan Sovyet Sosyalist Özerk Cumhuriyeti Komünist Partisi birinci sekreteri) resepsiyonu sırasında Temirbek, Kazakistan liderine üç şart koştu.

      – Ben zengin bir adamın oğluyum. Babamın mal varlığına el konulup sürüldü. Ancak ben hükümet yanında yer alıp yeni eğitim sisteminde eğitim aldım. Ben zengin çocuğuyum diye takibat yapılmasın. İkinci olarak, yerel liderlere sözümün geçmesi için beni Bölge Parti Komitesi’nin bürosuna üye olarak seçin. Üçüncü olarak benim yönettiğim alanı paraya muhtaç etmeyin ve o parayı tek başıma harcama yetkisi verin, dedi.

      L. İ. Mirzoyan onunla tamamen anlaşıp iki benzer sistemi ona güvenerek teslim etti.

      Jürgenov göreve geldiğinde Kazakistan’daki eğitim sistemindeki değişiklikler çok önemsizdi. Cumhuriyetin eski başkanı F. Goloşçekin Kazak halkını vahşi, cahil bir halk olarak gördü, onlara tamamen kayıtsız kaldı. Kazaklar için okuma yazma okulu düzenlemenin yeterli olacağına inanıyordu. Birlikteki genel eğitimin ilkokul düzeyinde yürütülmesi talimatına bakmadan Goloşçekin okullardaki eğitimin 1-2 sınıfla sınırlandırılması talimatını verdi. Okullara tahsis edilen özel evler inşa edilmedi. Bu durumda çalışmaya başlayan Jürgenov, her şeye yeniden başlamak zorunda kaldı. Cahilliği yok etmeyi, toplu ilköğretim okulları açma çalışmaları ciddi bir şekilde başladı. Öğretmenler yetişmemiş olduğundan, eyalet merkezlerinde altı aylık öğretmen yetiştirme kursları açtırdı. Kitaplar, ders kitaplarının basım işi ele alındı ve süratle gerçekleştirildi. 1935 yılında ülkede 6587 (bunun içerisinde 3751 Kazak okulu) ilköğretim, 573 ortaöğretim, 169 orta okul vardı. Orada 640.000 çocuk okudu. 1937 yılında, Jürgenov’un kariyerinin son yılında öğrenci sayısı bir milyona ulaştı. Okul inşaatı arttı. Ülke hesabından yaklaşık üç bin, kolhozların parasıyla yaklaşık bin okul inşa edildi. Sadece Almatı’da 18 okul açıldı. Jürgenov bizzat okul inşaatının başındaydı. Hatıraların birinde söylendiğine göre Seken Seyfullin sabah yürüyüşe çıktığında sürekli inşaatın başında Temirbek’i görünce işin tüm hızıyla devam etmesinden dolayı mutlu olmuş. O, Temirbek’i “İşçi Halk Komiseri” olarak adlandırdı. Ve onun gibi halk komiserlerinin de böyle çalışmamalarını eleştirdi.

      Sabit Mukanov: “Ben Kazakistan Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana eğitimden sorumlu olan insanların hepsini de tanıyorum. Jürgenov’un bunların en güçlülerinden biri olduğunu söylersem emeğine layık bir değer olur.” diye yazmış.

      Jürgenov’un