Şaban Mahmudoğlu Kalkan

Bulgaristan Türk Şiiri Cilt 2


Скачать книгу

ve kötü geceleri

      Yıldızlarıyla

      Karanlığıyla

      Sırtında gezdirdik gençliğimizin

      Serenatlarla bazen

      Bazen sessiz.

      Varoluşumuzun uğruna.

      Vefasız çıktı zaman

      Bartholomey167 gecesinin

      Akşamından döndü

      İhanetin mermisi.

1985, Adaköy

      GELME 168

      Bir başkasına vuruldum

      Diye değil

      Sensiz

      Seninle yaşayayım diye

      Gelme!

      Seni unuttum diye değil

      Özleminle yaşayayım diye

      Gelme!

      Biraz daha çekeyim hasretini

      Seve, seve yorulsun

      Şu kalbim diye

      Yorulacak mı

      Bilmiyorum.

1988 Ada köyü – Razgrat

      NOSTALJİ 169

      Bahara kadar göz yaşı döktü gece,

      Yitik renkli çatıların

      kırık kiremitlerini yıkadı

      isli duvarlardan süzülerek.

      Açlıktan kamburu çıkmış kargalar

      Anten dallarına tünemiş

      Sigara tüttürüyor bacalar,

      çatılara çömelmiş.

      Çok sesli korosuna kedilerin,

      akord tutuyor rüzgar

      kimsesiz kalmış

      dut ağaçlarında.

Mayıs 1989, Ada köyü

      SEVGİ 170

      Bol, bol dağıttım

      Sevgimin çoğunu dostlara

      Bende azı kaldı.

      Dağıttım onu da

      Azar, azar

      Karıma çocuklarıma

      Artık ben sözlerde yaşayan,

      bir sevgiyim.

      Sevgi.

1989 Razgrat

      FRAGMAN 171

      Kim acaba

      Kapımı çalan

      Bu saatinde gecenin?

      Tanrı misafiri mi

      Bir dost mu acaba

      Sigarası bitmiş?

      Yoksa Şiir mi

      Kapımı zorlayan?

1 Nisan 2000 Razgrat

      NO: 102 MEHMED ALİ ORUÇ (1943-1987)

(Mehmed Ali Oruçev)

      Mehmet Ali Oruç, Hacıoğlu Pazarcık (Tolbuhin) iline bağlı İkizcelK (Benkovski) köyünde bir çiftçi ailesinde doğdu. ilk ve orta okulu doğduğu köyde okudu. Devamla Hacıoğlu Pazarcık’taki İnşaat Meslek Lisesinden muzun oldu. Birkaç yıl köyündeki okulda mürebbi olarak çalıştı. Birkaç yıl da posta şefi görevinde bulundu. Yerel yöneticilerle arası açıldı. Görevinden istifa ederek Hacıoğlu Pazarcık’taki il sosyal sigortalar kurumunda çalışmaya başladı. Orada on yıl kadar hizmette bulunduktan sonra gazeteciliğe atandı. 1976-1987 yılları arasında “Yeni Işık“ gazetesinin il muhabiri olarak görev yaptı. Dobruca’yı köy, köy dolaştı, halkın yaşamını yakından tanıdı.

      1985 yılındaki ad değiştirme kampanyasında önce kampanyayı destekleyen yazılar yazdı. Daha sonra genç şair vicdanın sesini duydu. Türk halkının yanında yer aldı. Asimilasyon politikasına karşı çıktı. Kendisine yapılan siyasi ve milli baskıya dayanamadı. 1987 yılının bir güz gecesi Hacıoğlu Pazarcık’taki çalışma odasında kendini astı. Mehmet Ali Oruç evli ve iki çocuk babasıydı. Bulgarca biliyordu.

      Şiiri kendine bir dert ortağı bilen Mehmet Ali Oruç şiirlerinde susuz Dobruca toprağının su hasretini ve yalnızlığını dile getirdi. Bulgaristan Türkleri şiirinde sıcak ve buruk bir hava ile ün yaptı.

      Şiirlerini bir kitapta toplayıp yayımladı.

      “Köprü”, Şiirler, İstanbul 2003. (Derleyip yayımlayan Hüseyin Güler)

      MİNYATÜR ŞİİR 172

      Senin aşkın tuzlu denizdi

      Benimse sulara oturmuş gemiydi

      Güneşten ve aydan da temizdi.

      Ve denizden güneşten ırak

      Deniz kadar hoş

      Güneş kadar parlak.

      Saraylar kurduk masal, masal

      Sonra erkekliğimi omuzlayarak

      Para kazanmaya çıktım

      Elimizde köşemizde olsun diye.

      Sen gittin çiçek aramaya

      Hayal- meyal odamıza

      Saksılı bir bahar dolsun diye.

      Ve derken

      Penceresiz çiçeksiz

      Yerimizde mekan kurdu eller

      Altı taş üstü toprak

      Üstelik bir de gülüş çektiler

      Kulübedeki mutluluğa

      Görenler şaşsın diye.

      RİCA 173

      Sen bir bulut gibisin şimdi uzaklarda

      Gözelerin sevgi taşır kucak, kucak

      Ben suya hasret toprak örneği yanık

      Ve susuzluktan yanan yaprağım dallarda

      Döneceksen yağmur ol da öyle gel

      Ki, damla, damla yaşam ver bana

      Yağmurlar ki bereket yüklü bir bahar

      Çiçekler örneği solan kalbim

      Yağmurunu bekler

      Yağmurunu bekler.

      AĞAÇ DİKTİM 174

      Ağaç diktim yol boyuna

      Baharda çiçek açınca

      Görmeliydiniz

      Arıların mutluluğunu.

      Ağaç diktim yol boyuna

      Dallarına yuva yapınca

      Görmeliydiniz

      Kuşların