Nergis Biray

Ahmet Baytursınulı


Скачать книгу

yılında Masa/Sivrisinek adlı şiir kitabını yayımlar.

      13.12.2017 tarihinde Türkistan’ın millî hükûmeti Alaş Orda’nın Millî Eğitim Bakanı olarak görevlendirilir. Sovyet Rusya’nın Alaş hükûmetini yıktığı 1920 yılına kadar da bu görevini sürdürür.

      Baytursın’ın herkes tarafından kabul edilen diğer bir vasfı da dilciliğidir. O, Kazak Türklerinin çağdaş dil bilgisini yazan ve birçok ders kitabına imza atan bir dil bilimcidir. Aynı zamanda Kazak grameri, edebiyat teorisi ve terminolojisinin temellerini atan kişidir. O, millî destanlar ve folklorla ilgili birçok derleme çalışması yapmış ve bunları da yayımlamıştır. Alaş aydınlarının sistemleştirdiği Kazak dilbilimi, Ahmet Baytursın’ın ilmî dil okulunu da kurulmasını sağlamış ve sistemleştirmiştir. Bu okul, geleceğin dilbilimcilerini yetiştirmiş, Sovyet dönemindeki dilbilim çalışmalarında da onun yolu izlenmiş, adından bahsetmeseler de eserlerinden faydalanmışlardır. Ne yazık ki Ahmet Baytursın da Kızıl Kırgın’dan kurtulamayan değerlerimizden biri olarak tarihe geçmiştir (1937) (Biray 2015: 1-14).

       Ahmet Baytursın’ın Eserleri: Kazak toplumu arasında aydınlanma hareketi 19. yüzyılın ikinci yarısında başlamıştır. Kazaklar arasında doğunun klasik düşünürlerinin fikirleri ile Rus aydınlarının fikirlerini birleştiren ilk aydınlanmacı Abay Kunanbay’dır. Bu açıdan ele alındığında bu çalışmaları takip eden eserlerden biri de A. Baytursın’ın Kırk Mısal adlı eseridir. Fabl çevirilerinin ağırlıkta olduğu eserde şair, Kazakları çalışmaya çağırır, ilme değer vermeleri için gençleri teşvik eder. Bu tür çalışmaları, Abay’ın yanında onun da Kazak edebiyatının kurucusu olarak değerlendirilmesi sonucunu doğurmuştur.

      Baytursın, Alaş Orda’nın eğitim ve dil politikalarının hem teorisyeni hem de kaleme alıcısıdır. Bu açıdan ele alındığında onun yaptığı çalışmaları şu şekilde sınıflandırabiliriz.

       1. Ahmet Baytursın’ın Kazak Türkçesi (Ana Dili) Alanında Yaptığı Çalışmalar: Baytursın, çağdaş Kazak Türkçesi ve edebiyatının temellerini atan kişi olarak bilinir. Öğretime yönelik araştırmaları sonrasında ‘alfabe, ders kitapları, imla, terim bilim, halk eğitimi ve kültürü ile ilgili çalışmalar yapmıştır. O, Arap alfabesinin ıslah edilerek kullanılması taraftarıdır. Bu amaçla Okuv Kuralı adlı bir ders kitabı kaleme almıştır. Onun ıslah ettiği alfabe, 1924’te Orenburg’da yapılan Kazak-Kırgız bilim adamları kurultayında Kazakistan Türkleri için resmi alfabe olarak kabul edilmiştir. 1928’de Latin harflerinin kabulüne kadar da bu alfabe kullanılmıştır. İmla ile ilgili çalışmalar da yapan Baytursın, ayrıca Türk lehçeleri ile art ve eş zamanlı bağlantılarla karşılaştırmalar yaparak türettiği terimlerle lehçeler arasında ortak kelim alanı oluşturmaya da çalışmıştır (Biray 2016: 31). Terim türetme yolları ve türettiği terimlerle ilgili açıklamaları ise Til Kural adlı çalışmasında ele almıştır. Onun 1910’lu yıllarda bugün de kullanılan terim yapma yöntemlerini kullandığını görürüz. Kazak dilbiliminde Alaş aydınları ve Baytur-sın’ın başlattığı Türkçeleştirme çalışmaları, günümüzde de devam etektedir (Biray 1996: 34).

      Okullar için kaleme aldığı ders kitapları da olan Ahmet Baytursın, bu çalışmalarıyla O, Kazak terim bilimi alanını kuran ve gelişme yollarını açan bir dilbilimcidir. Terim bilim konusunda 1910-30 yılları arasındaki ilk çalışmalar Baytur-sın’a aittir. Kazak dil biliminin de temellerini atmıştır. Okuv Kuralı/Okuma Kitabı (1912) adlı eserinde Kazak Türkçesinin ses bilgisi özelliklerine uygun bir şekilde düzenlenen Arap harfli alfabe de yayımlanmıştır. Eser, Ceditçilik sisteminin savunduğu eğitim sistemini tanıtmaktadır. Til Kural (Orenburg 1914-15) adlı dil bilgisi kitabı Kazak Türkçesinin ses bilgisi ve ses uyumları üzerine yazılmış bir eserdir. ‘Bayanşı, 1920’ adlı dilbilgisi kitabında alfabe ve alfabe öğretimi üzerinde durulmaktadır. Til Tanıtkış da isim ve isim çekimi, cümle bilgisi, sıfat, sayı, zamir, fiil, fiil çatıları gibi konuları ele alarak açıklayan bir dil bilgisi kitabıdır. Edebiyat Tanıtkış (Taşkent 1926) adlı edebiyat teorisi ile ilgili kaleme alınan eser, Kazak estetiğinin temeli olarak kabul edilmektedir. Edebi eserlerde dilin kullanılışı gibi bilimsel çalışmalara da yer verilmektedir. Kitapta estetik, güzellik, insanlık, yazılı edebiyatta görülen akımlar, yöntemler ve tenkit konuları da ele alınmaktadır.

      1928’de Kızılorda’da yayımlanan Til Jumsar, konuşma, okuma ve yazı dilinin kullanımı ile ilgili yöntemlerin tanıtıldığı bir eserdir.

      2. Ahmet Baytursın’ın Halk Kültür Ürünleri Üzerindeki Çalışmaları: Baytursın destan, joqtav (ağıt) gibi ürünlerin halk arasından derlenmesi çalışmalarıyla da meşgul olmuştur. Kazak edebiyatında bir ilk olan ve Kazak folkloruna da büyük katkı sağlayan bu çalışmalarından kendi derlediği Er Sayın Destanına (1923) önsöz ve açıklamalar da eklemiştir.

      Yirmi üç ağıtın (23 joktav) derlenmesi yanında sistematik bir şekilde incelenmesi de onun bu konuda yaptığı önemli çalışmalarından biridir.

       3. Ahmet Baytursın’ın Kendi Şiirleri: Baytursın, kendi şiirlerini Masa/Sivrisinek (Orenburg 1911) adlı kitabında yayımlamıştır. Masa, aynı zamanda uyuyan milleti uyandırmaya çalışan aydınları da temsil etmektedir. Bu eserdeki şiirlerinde şair, Kazak halkının yaşadığı eziyet ve sıkıntılar, kıtlık, hürriyet, bağımsızlık özlemi, özgürlük gibi konuları işlemiştir. Onun amacı halkı bilinçlendirmek ve mücadelenin içine çekmektir.

       4. Ahmet Baytursın’ın Şiir Çevirileri: Şairin en çok Krilov’dan, ayrıca Rus edebiyatı deneme yazarları A. P. Sumarakov, V. İ. Maykov, İ. İ. Hemnitser, A. S. Puşkin, Lermantov ve lirik şair S. Y. Nadson’dan yaptığı şiir çevirileri yukarıda adı geçen eserinde yer almaktadır.

       5. Ahmet Baytursın’ın Eğitim ve Öğretim Konusundaki Çalışmaları: Baytursın, halkı uyandırmak, onları bilinçlendirmek, Kazakistan’ın hür ve müstakil bir ülke olarak temellerini atmak ve ülkesini imar etmek amacıyla eğitim ve öğretim çalışmalarına önem vermiş, bu alanda ‘usul-i cedid’ eğitim sisteminin savunduğu görüşlere uygun eserler kaleme almıştır. O, sadece ders kitapları yazmamış, eğitim sisteminin temellerini atmak için de çalışmalar yapmıştır.

       6. Ahmet Baytursın’ın Ceditçilik/Aydınlanma Alanındaki Çalışmaları: Ceditçilik hareketi, 19. yüzyıl sonlarında Çarlık Rusyası içinde yaşayan ve Türkçenin çeşitli lehçelerini konuşan bölgelerde, merkezi Kırım ve Kazan olan, eğitim ve kültür alanında başlayan bir yenileşme hareketidir. Bu hareket, daha sonraki dönemlerde Azerbaycan ve Türkistan’a sıçrar (Kakınç 2002: 99). İlköğretimde başlayan hareket, ‘usul-i kadim’ adı verilen eski usulle ders verme yöntemine karşı çıkmakta, bunun yerine ‘usul-i cedid’ denen Batılı eğitim sistemini kullanmayı önermektedir. Bu sistemi savunanlara ‘Ceditçiler’, sisteme ise ‘Ceditçilik’ adı verilir. Adı geçen eğitim sisteminin ve çalışmalarının temsilcisi Kırım Tatarı İsmail Gaspıralı’dır (1851- 1914). O; Kırım’da, Kazan’da ve Türkçenin değişik lehçelerini konuşan bütün Türkistan’da halkın içinde bulunduğu olumsuz şartlardan kurtulmasının eğitimle, bilgiyle, kültürle olacağını öne sürmektedir. Gaspıralı’nın ileri sürdüğü bu fikirlerle Baytursın’ın Kazak eğitim sisteminde uygulamak istedikleri aynı doğrultudaki görüşlerdir.

       7. Ahmet Baytursın’ın Gazetecilikle İlgili Çalışmaları: Baytursın’ın gazetecilik alanındaki çalışmaları, Kazak basın ve yayın hayatının gelişmesinde büyük