Avelbek Koniratbayev

Kazak Folklorunun Tarihi


Скачать книгу

efsanelerinin temeli Saka, Hun, Üysin, Göktürk Kağanlığı, Oğuz-Kıpçak, Nogay devirlerine dayanmaktadır. Onların içeriğine bakıldığında anaerkil, ataerkil, feodalizm devirlerinin izleri vardır. Özelliklerine göre Kazak tarihî efsaneleri şehir ve bozkır eserleri olarak sınıflandırılmaktadır.

      Şehir Efsaneleri

      Günümüz Kazakistan’da şehir efsaneleri İslamiyet’ten önce (Sakkala, Balasagun, Asanas, Kumkent, Jetiasar, Otırar, Sunak, Taraz, Jankent, vb.) ve sonraki konu (Yesevi, Aslanbab, Babata Türbeleri) olarak görünür. Oğuz, Nogay devirlerinden kalma efsaneler çoğunlukla insan ve coğrafik isimlerle alakalıdır (Korkut, Kambar, Babay Tükti Şaştı Aziz, Jirenşe Asan Kaygı vb.). Bunların hepsi tarihî geçmişi zengin, çeşitli destan ve masal konularına esas olmuştur.

      Şehir efsaneleri Harezm, Turan, Jetisu, Sır bölgelerinde çok muhafaza edilmiştir. Harezm-Aral bölgesinde yani günümüz Karakalpakistan topraklarında meydana gelen birçok efsaneler vardır. Bu efsaneleri L.S. Tolstova incelemiştir (Tolstova, 1984: 128).

      Şehir efsaneleri bazen gerçekçi (Aysulu, Tomiris, Zarina, Ayazbi), bazen efsanevi masal (Savruk Alp) şeklindedir. Bunlara tarihî-coğrafik efsaneler denir. Onlardan başlıcaları şunlardır: Tüymekent, Barşınkent, Baysın, Cent, Sayram, Şaş, Sakaravak efsaneleridir.

      Hücent şehriyle57 alakalı anlatılan hikâyelerden birisi Zarina efsanesidir. O kendi kocasını öldürerek sevgisiyle evlenir. Aysulu, Cankent hanı Malik Şah’ın karısıydı. Ona kulu Jalabatır âşık olur. Sonunda iftira atarak Aysulu’yu öldürür. Bundan sonra Cankent şehrini yılanlar basar. Malik Şah ve Jalabatır ise Buhara’ya kaçmışlar. Bu efsane Sır bölgesinde (Kazalı’da) çeşitli şekillerde anlatılır. Onu A. Nesterov, İ. Aniçkov gibi araştırmacılar yazıya geçirmişlerdir.

      Oğuz zamanlarından kalma büyük efsanelerinden biri Alpamıs’tır. Bunu bazı araştırmacılar Tüymekent, Barşıkent efsanelerinden meydana geldiğini belirtmektedir. Tüymekent efsanesi, Evliya Ata yakınlarında meydana gelmiştir. Eserde “Karahan dağda atamız” mısraları vardır. Barşıkent efsanesiyse Sır bölgesinde ortaya çıkmıştır.

      Tüymekent efsanesini A. Divayev yazıya geçirmiştir. Özeti şöyledir: Eski zamanlarda Saruk Alp adlı bir adam varmış. Onun Arsalan Alp adlı oğlu varmış. İkisi yola çıkmışlar. Evliya Ata’nın Almalı, Karaşa, Donbuta, Moynak köylerine giderler. Talas kıyısında Küren isimli Kalmak hanının Tüyme adlı bir kızı varmış. Arsalan Alp o kıza âşık olmuş. Kız ona Tüye-Moynak Dağ’ının eteğinde bir şehir kurarsan seninle evlenirim diye şart koşmuş. Arsalan kızın şartını kabul ederek işe başlamış. Kendisi on kilometrelik bir mesafeden taş atmış. Babasıysa onları tutarak örer. Bir gün Arsalan Alp yoldan geçen Tüyme’ye baka kalır, attığı taş da babasına ulaşmaz. Babası çok kızmış, az kalsın oğlunu öldürecekmiş. Babasının öfkesinden kaçan Arsalan arkasına bakmaksızın elindeki kazmasıyla toprağı arkasına atmaya başlamış. Attığı toprağı da doksan batmanmış. Böylece meydana Kumkent gelmiş.

      Arsalan bu olaydan sonra başka bir şehre gitmiş. O yerin padişahı dağı delerek şehrimize suyun gelmesini sağlayacaksın şartını koşmuş. Dağı delmiş, şehre su getirmiş. Ama kendisi rivayete göre Zerafşan Deryası’na düşerek ölmüş. Ona sağa düş denilince sola, sola düş denilince de sağa düşermiş. Bu huyundan yararlananlar onu suya batırarak öldürmüşler. Bir incik kemiğinden köprü yapmışlar. Halk ona yılda bir kez yüz erkek keçi yağını sürermiş. Bu efsanedeki delik dağ olayı Türk Kağanlığı devrinden haber vermektedir.

      Kaşgarlı Mahmut “ң” (nazal n) sesinin Çimkent ve Tokpak arasında kullanılmış, o Argular lehçesine has olduğunu belirtmiştir. IX. yüzyılda onların sınırları Fergana’ya kadar uzamış; Özgent, Azgış gibi şehirleri olmuştur.

      Harezm topraklarındaki Diyü (Dev) şehir efsanesinin olayı da buna benzer. Ferhat Harezm padişahının kızı Şirin’e âşık olur. Padişah cadıya çölden taş şehir yapmasını buyurur. Oraya Dev şehir adını verir. Şehir inşası bitmek üzereyken cadı yüz deve yavrusu, kuzu, buzağı ve tay kestirir. Hayvanlar meleyerek her tarafı gürültüye boğarlar. Cadı, Şirin öldü deyince Ferhat elindeki son taşı kendi başına düşürerek ölmüştür.

      Bu efsaneye göre “Barşınkent”’teki olaylar gerçeğe yakındır. Efsane Sır bölgesinde IX. yüzyılda meydana gelmiştir. Bir efsaneye göre Barşın Alpamıs’ın sevgilisidir, başka bir efsaneye göre o Hülagu Han’ın Kıpçak boyundan olan hanımıdır. Hülagu (1242-1247) İran’a yerleştikten sonra Barşın’ı Sunak’ta bırakır. Kız kaygıdan ölür. Tömenarık halkı bu olaydan sonra Kök (Mavi) Türbe yapmıştır. Bu türbeyi A. Divayev 1905 yılında ziyaret ederek şöyle bir efsaneyi dile getirmiş: Üç yüz yıl önce Sır kıyısında Ak Türbe, Kök Türbe adlı şehirler bulumuştur. Burayı Kalmak hanları Usa ile Zeren (Küren) yönetmişlerdir. Zeren Kazaklara karşı çok sert davranmış. Bundan dolayı Aral’dan Aday bahadırı Taylak ile Ulutav’dan Oşak bahadırı Savrık gelerek Zeren’i kovmuşlardır. Bulan’a kaçan Kalmaklar Sır bölgesinde felakete uğramışlardır. O topraklar bu olaydan sonra “Kalmak Kıran” diye adlandırılmıştır. Bu konu Barşınkent (Kök Türbe) efsanesini Jongar işgali devrine götürmektedir.

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «Литрес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

      1

      Çernışevskiy, N. G. Poln.sobr soç. V. 15. ти. M., 1949, C. 2. s. 369-380.

      2

      Belinskiy V. G. Poln. Sobr. soç. V 13- тi т. M., 1954, C. 5, s. 625.

      3

      “Sovetskaya Etnografiya” jurnalı. L., 1934, No: 3, s. 28.

      4

      Putilov B. N. Metodologiya Sravnitelno-İstoriçeskogo İzuçeniya Folklora. L., 1976, s. 177-203.

      5

      Gusev V. F. Lekskii Po Russkoy Narodnoy Slovecnosti. M., 1911, s.7.

      6

      Azadovskiy M. K. Literatura i Folklor. L., 1938.

      7

      Sokolov Ю. M. Russkiy Folklor. M., 1939.

      8

      Tarihçiler ilk toplumsal oluşumu üç devre bölüyor. Bu dönem onun ikincisine (avcılık, baktaşılık) denk gelir. Bknz: İstoriya drevnego