Aksoy Ömer

Boşnak Alhamiyado Edebiyatı


Скачать книгу

görmekteyiz. Bu bağlamda Türk hâkimiyeti öncesi Orta Çağ Boşnak edebiyatının en önemli iki özelliği eski yazılı eserlerin muhafaza edilmesi ve özellikle dinî içerikli çok sayıda yazılı eserin var olmasıdır.40

      Osmanlı hâkimiyeti ile birlikte yavaş yavaş Türkler edebî ve kültürel anlamda Boşnakları etkisi altına almaya başlamışlardır. Osmanlı hâkimiyeti süresince Türkler kanalıyla binlerce Türkçe-Arapça ve Farsça sözcük Boşnak diline girmiştir. 41 Dilsel unsurlar Boşnakların Doğu uygarlığının bir parçası olmasında din ile birlikte önemli bir etken olmuştur. Boşnakların, başta dillerine giren Doğu dillerine ait sözcükler olmak üzere İslam ve Türk kültürüne ait maddi-manevi kültür unsurlarının yoğun bir şeklilde Boşnakları etkisi altına alması, onları bölgede yaşayan diğer Slav gruplardan ayıran en önemli karakteristik unsurlar olacaktır. Çalışmamızın konusunu teşkil eden alhamiyado edebiyat geleneğinin yanı sıra İslam ve Türk kültürü tesirinde Türkçe, Arapça ve Farsça kaleme alınan eserlerden müteşekkil klasik Boşnak edebiyatı ve kadim Slav gelenekleri ile birlikte İslam ve Türk kültür etkisinde oluşan Boşnak sözlü kültürü, Türk kültürü ve İslam etkisi ile gelişen Boşnak edebiyat tarihindeki iki önemli edebiyat geleneğini temsil etmektedir.

      Boşnak edebiyat tarihinde başta Türkçe olmak üzere Fars ve Arap dillerinde kaleme alınan edebiyat, Boşnakların en zengin edebî mahsullerini ihtiva etmektedir.42 Türkçe klasik edebiyat ürünlerinin İlk örneklerine 15. yüzyılda rastlamaktayız. Bosna’nın fethi ile İstanbul’a götürülen Hersek Kralı Styepan Hertsegoviç’in oğlu Hersekzade Ahmet Paşa (ö. 1518) Osmanlı sarayında yetişmesi, Türkçeyi yazı dili olarak kullanmış ve Türkçe şiirler yazmış olması hasebiyle klasik Boşnak edebiyatının ilk temsilcileri arasında yer alır.43 Bunun yanında Hersekzade ile aynı dönemde yaşamış olan ve Türkçe gazeller kaleme alan Adnî de (ö. 1474) ilk Türkçe yazan Boşnak şairler arasında kabul edilmektedir.44 16. yüzyıl klasik edebiyat geleneğinin en güçlü temsilcilerinin yetiştiği yüzyıl olmuştur. Mostarlı Hasan Ziyaî (ö. 1584) bu yüzyılın en büyük isimlerinden kabul edilmekle birlikte Muhamed Çengiç (ö. 1549/50), Hasan Kâfî Pruşçak (ö. 1616), Nergîsî (ö. 1635), Derviş Paşa Beyazidagiç (ö. 1603), Mecâzî (ö. 1610) 16. yüzyılda yaşamış önemli klasik şairler arasındadır. Bu geleneğinin en son ve en güçlü temsilcilerinden birisi 20. yüzyılda yaşamış, 1861-1862 yıllarında faaliyet gösteren Encümen-i Şuara’nın en genç şairi olan Hersek valisi Stolatslı Ali Paşa Rıdvanbegoviç’in torunu Arif Hikmet Bey’dir (Rıdvanbegoviç, ö. 1903). Boşnak klasik edebiyatı, Osmanlı’nın bölgeden çekilmesine kadar gelişerek devam etmiş, Osmanlı’nın bölgeden çekilmesinden sonra ise yavaşlamasına rağmen belirli bir süre daha devam etmiş ve zamanla yerini Avrupa etkisinde gelişen modern edebiyata bırakmıştır.45

      Osmanlı döneminde Bosna Hersek’te kurulan Osmanlı eğitim kurumları İslami tarzda eğitim sistemini Bosna Hersek’te uygulamıştır. Özellikle Tanzimatla birlikte Müslüman çocukları ile birlikte Hristiyan çocukları da eğitim imkânlarından faydalanmıştır. Hem erkek hem de kız çocuklar okullarda eğitim görmüştür. Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında bölgede faaliyet gösteren toplam okul sayısı 1.500, öğrenci sayısı ise 43.000 civarındadır.46 Eğitim dilinin Türkçe ve Arapça olduğu bu eğitim kurumlarında şiirden başka ilahiyat, İslam felsefesi, tasavvuf, hukuk, şeriat, astroloji, matematik, coğrafya, tıp, tarih ve dil bilgisi bilimleriyle uğraşan ve bu konularda bilimsel eserler veren çok sayıda bilim insanı yetişmiştir. Boşnaklar ayrıca hattatlık alanında da büyük başarılar kaydetmiştir. Hattatlar Kuran’dan başka şeriat, tefsir, hadis, astronomi, astroloji, matematik, tasavvuf ile çeşitli divanları yazmak ve süslemekle uğraşmışlardır. Boşnak hattat ve nakışçıları, XVI. yüzyılda sanatlarının doruğuna ulaşmıştır.47

      Osmanlı dönemi Boşnak edebiyatında yazılı edebiyatın yanında Slav epik gelenekleri muhafaza edilerek Doğu halk edebiyatlarının etkisinde yaratılan sözlü kültür ürünleri de görülmektedir. Müslüman Güney Slavları epik destan geleneği şeklinde adlandırılan bu geleneğin oluşumunda ve sınırlarının belirlenmesinde Bosna’nın Türkler tarafından fethinin önemli rolü vardır.48 Osmanlı Devleti zamanında Bosna’nın eski sınırlarının genişlemesi neticesinde Müslüman Güney Slavlarının epik destan geleneği, günümüzde Sırbistan ve Karadağ sınırları içerisinde kalan Sancak bölgesini kapsayacak şekilde yayılmıştır.49 Bunun yanı sıra çeşitli nedenlerle Avusturya, Macaristan, Dalmaçya kıyıları, Sırbistan, Slovenya gibi bölgelerden Bosna’ya yapılan Müslüman göçleri neticesinde Müslüman epik geleneği şekillenmiş ve zenginleşmiştir.50

      Müslüman Güney Slavlarının sözlü kültür unsurlarını en güzel yansıtan örneklerden bir tanesi Gürz İlyas’tır (Cercelez Ali).51 Gürz İlyas hakkındaki ilk bilgilere İbrahim Peçevî’nin Osmanlı Tarihi adlı eseri ile Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde rastlamaktayız.52 Onun yapmış olduğu kahramanlıkların konu edildiği epik anlatılar günümüzde dahi Boşnaklar arasında popülerliğini korumaktadır.53 Gürz İlyas’ın yanı sıra Müslüman Güney Slavlarının sözlü geleneğinde Türk akıncılarının yapmış oldukları akınlar ile göstermiş oldukları kahramanlıklar mühim bir yer tutar. Bu isimler arasında Sarı Saltuk, Gazi Hüsrev Bey, Prizrenli Sûzî Çelebi’nin “Gazavatnâme-i Mihaloğlu Alibey” mesnevisinde Balkanlardaki akınlarından bahsettiği Mihaloğlu Alibey, Malkoçoğlu Bali Bey gibi tarihî şahsiyetler gösterilebilir.54

      Boşnak halk edebiyatının en yaygın türleri arasında Boşnakların İslamiyet’i kabul etmeleri ile birlikte değişen kültürel yapının bir sonucu olarak ortaya çıkan, Türk ve İslam kültürüne ait unsurlar ile Müslüman olmayan diğer Slav gruplarda rastlamadığımız lirik şarkılar olan sevdalinkalar55, lirik aşk hikâyeleri olan baladlar ve romanslar yer almaktadır. Genel itibariyle farklı ezgilerde ve şekillerde, dil bakımından ise halk şiirinde kullanılan ve Halk Boşnakçası olarak adlandırılan anlaşılır bir dilde yaratılan lirik şiirler Boşnak aşk şiirlerinin en bilinen örnekleridir.

      Boşnak anonim halk edebiyatının da en önemli türü sevdalinkalardır. Şekil olarak anonim Türk halk edebiyatı türlerinden türkü ve manilere benzeyen sevdalinkalar lirik tarzda aşk öykülerinin anlatıldığı türlerdir. 16. yüzyıldan itibaren sevdalinka örneklerine rastlıyoruz. Bu yüzyılda İslamlaşma ile birlikte İslam’ın öngördüğü kurallar doğrultusunda şekillenen kadınerkek ilişkileri sevgililere gizli olarak buluşma imkânı tanımamaktaydı. Osmanlı tarzı şehirlerin kurulmasının ardından özellikle pencere dipleri aşıkların buluşma mekânı olmaktaydı. Burada sevdalinkalarla iki âşık birbirlerine duygularını ifade etmektelerdi.56

      Tüm Avrupa halklarında olduğu gibi Boşnak halk edebiyatında da baladlara rastlıyoruz. Eski inanışların ve mitolojik unsurların yer aldığı Boşnak baladlarında kahraman ve o kahramanın hayatı etrafında teşekkül eden mücadele ve savaşlar konu edilmektedir. Balad kahramanının mücadelesi