Ahmet Emin Atasoy

Rus Şiiri Antolojisi


Скачать книгу

hafifçe esiyordu.

      Masalımsı dünyasını açtı önümde renk renk –

      Gökkubbesi pırıl pırıl, toprağı çiçek çiçek,

      Bağ bahçeler, sırça köşkler, sıra sıra sütunlar

      Arasında sessiz sessiz gezen sayısız kullar.

      Tanımadık yüzler gördüm ben onların içinde,

      Kuşlar, yaratıklar gördüm, hepsi tuhaf biçimde –

      Ben, dünyanın üstündeydim, bir tanrıydım şu anda,

      O, durgunca parlıyordu, ayağımın altında.

      Rüyada en kötücül bir cinci narası gibi

      Duyuyordum derinlerden denizin hiddetini

      Ve bakarken bu rüyanın sessizlik sarayından

      Ak bir köpük uluyordu dışarıda anbean.

1830

      SONBAHAR AKŞAMI

      Güz akşamındaki bu loş aydınlık

      Gizemli, zarif bir güzellik saklar…

      Ağaçların meşum şavkında artık

      Görülmez bir hüznü inler yapraklar;

      Titrerken göklerin pusarık alnı,

      Siyahlar örtünüp kararırken yer,

      Hoyrat bir yel dolaşarak her yanı

      Bazen yakın fırtınayı müjdeler.

      Çöküşle acizlik – ve dört bir yana

      Yayılan solgun, ürkek tebessüm:

      Ne çok yakışıyor dertli insana

      Acının meyvesi utangaç hüzün.

      АЛЬПЫ

      Сквозь лазурный сумрак ночи

      Альпы снежные глядят;

      Помертвелые их очи

      Льдистым ужасом разят.

      Властью некой обаянны,

      До восшествия Зари,

      Дремлют, грозны и туманны,

      Словно падшие цари!..

      Но Восток лишь заалеет,

      Чарам гибельным конец-

      Первый в небе просветлеет

      Брата старшего венец.

      И с главы большого брата

      На меньших бежит струя,

      И блестит в венцах из злата

      Вся воскресшая семья!..

1830

      MAL`ARIA 4

      Люблю сей божий гнев! Люблю сие незримо

      Во всем разлитое, таинственное Зло -

      В цветах, в источнике прозрачном, как стекло,

      И в радужных лучах, и в самом небе Рима!

      Всё та ж высокая, безоблачная твердь,

      Всё так же грудь твоя легко и сладко дышит,

      Всё тот же теплый ветр верхи дерев колышет,

      Всё тот же запах роз… и это всё есть Смерть!..

      ALPLER

      Bulutsuz gecelerde

      Alpler parlak devlerdir

      Donup kalmış gözlerde –

      Dehşettir titreyen tir tir.

      Şafak öncesi onlar

      Bir denizin buz hali,

      Uyuklarken korkunçlar

      Yenik krallar misali!

      Ama şafak sökünce

      O korkunç büyü yiter

      Parlak taçla ilkönce

      Büyük kardeş baş diker.

      Ardından küçüklerle

      Şafak uğraşır bir bir

      Ve altın çelenklerle

      Tüm sülale dirilir!..

1830

      MAL’ARİA 5

      Ah, bu tanrı öfkesi! Her yanda çağıldayan

      Bu meçhul, bu esrarlı Kötülüğü severim –

      Çiçeklerde, sularda o vardır, parıldayan

      Cam örneği, ve eşsiz Roma göğünde derin!

      Hep o ürpertilerle titriyor göğün bağrı

      Hep o hazla atıyor senin de kalbin güm güm

      Hep o sıcacık rüzgâr okşuyor yaprakları

      Hep o koku çiçeklerde… ve onun adı ÖLÜM!

      Как ведать, может быть, и есть в природе звуки,

      Благоухания, цветы и голоса -

      Предвестники для нас последнего часа

      И усладители последней нашей муки, -

      И ими-то Судеб посланник роковой,

      Когда сынов Земли из жизни вызывает,

      Как тканью легкою, свой образ прикрывает…

      Да утаит от них приход ужасный свой!..

1830

      SILENTIUM!6

      Молчи, скрывайся и таи

      И чувства и мечты свои -

      Пускай в душевной глубине

      Встают и заходят оне

      Безмолвно, как звезды в ночи,-

      Любуйся