Ekrem Barak Arıkoğlu

Heleteli Şairler ve Şiirleri


Скачать книгу

diye deli dolu eserdin

      Sana yan bakanın boynun keserdin

      Halk içine yayılmış bir eserdin

      Bu Muharrem Oluk dendin evladım.

      İşte en doğrusu benim yolum den

      Nerde acıkırsan orda bulun yen

      Her yer evin oldu dünya benim den

      Arkadaş gönlünü kırman evladım.

      Eller gibi işe güce koşmadın

      Kim öğüt verirse onu taşladın

      On sekiz yaşadın kaza işledin

      İşte sen çürüttün beni evladım.

      Katil kaçtı söyleniyor dillerde

      Allah olur muymuş böyle kullarda

      Neçe zahmet çektim karakollarda

      En sonunda ele geldin evladım.

      Şimdi bu eselli mahkûmdur yeter

      Yoklasan babalık başıma kakar

      Artık dertli anne canından bıkar

      Yalan dünya bana zindan evladım.

      Vilayet Maraş´ta üç sene yattın

      Dedin ki anne ben Maraş´a kalktım

      Bir de ora vardım duruma baktım

      Sonra Diyarbekir dedin evladım.

GÜZEL TORUNUM

      Çıktım üstüne de seyran eyledim

      Güzeller içinde gördüm bir torun

      Nasıl metedeyim böyle güzeli

      Başı iprim iprim telli bigüzel.

      Kaşları kara da sürmeyi netsin

      Torunum güzelmiş yaylaya getsin

      Sılanın yolunda göy otlar bitsin

      Göy ot bitmeyince yazlar mı gelir.

      Kaşların kara da bellerin ince

      Ispatlı tanıklı güzelsin onca

      Daramış saçların dökmüş gulunca

      Şöyle bir salınki bel incinmesin.

(Kaynak kişi Mehmet Gökçebey)

      Ümmühanı Sümen kocası Güççük Gurt jandarmalar tarafından vurulunca da şu ağıdı yakar;

      Apışkan’ın kuz yüzünde

      Geyik oynar düz yüzünde

      Güççük Gurdu da vurmuşlar

      Silahı sarpın yüzünde.

      Domuzdere’nin dumanı

      Cenderme bilmez amanı

      Güççük Gurdu da vurmuşlar

      Ot biçimi orak zamanı.

      At, davar ot içinde

      Gümüş nal pallar gıçında

      Vırıtlar yaylaya göçer

      Güççük Gurt yok içinde.

(Kaynak: Said Öztürk Heleteli Halk Şairleri Üzerine Bir Deneme)

      ÇELİK (İSMAİL ALPER)

(1933-2015)

      Benim çocukluğumda, 1970’li yılların başında, Helete’de akşamları gittiğimiz Ülkü Ocağı vardı. Ülkü Ocağının başkanı rahmetli Çelik amca idi. Demek ki zamanının Ülkü Ocağı başkanlığına layık görülecek kültürü ve milliyetçiliğ vardı Çelik amcanın. Almanca, Arapca dillerini iyi derecede bilirdi. Heleteli şairler içerisinde en heccavı (yergicisi) elbette Çelik amca idi. Şiirle ona laf atanlar hemen cevabını alırdı. Köyümüzün şairlerinden Ali Vırıt ve Çağlayanceritli şair Ali Ataş ile sıkı atışmaları vardır. Çelik amca “Aliler” dediği bu iki şaire birlikte hiciv yazıyordu. Atışmaları elimizde bulunmasına karşılık, çocukluk arkadaşım Çelik amcanın oğlu Enver kardeşime sordum, maalesef müstakil şiirlerinin bulunduğu defteri kaybolmuş. Elimizde pek az şiiri kalmış. Çelik amcanın şiirleri atışmalar bölümünde görülebilir.

      Çelik amca hasta olmuş. Eşi Eşe teyzemiz kendisine yeterli ihtimamı göstermemiş olacak ki şu dörtlüğü söylemiş:

      Ocağın başında duruyor maşa

      Çuvalın büyüüne diyorlar haşa

      Karşımda oturan hanımım Eşe

      Şu benim hallerimi niye sormuyor?

      Sayın hocam Şıh Mehmet Belikırık’tan soruldu:

      Kusurundan köşe bucak

      Kaçabildin mi ömründe?

      Sadık dostlarına kucak

      Açabildin mi ömründe?

      Yüksekte gördün kendini

      Sel alıp gitti bendini

      Şu dünyada menendini

      Seçebildin mi ömründe?

      Nerde doldurdun testini

      İyi yırtmadın üstünü

      Sana acıyan dostunu

      Seçebildin mi ömründe?

      Görünce zengin boyunu

      Tutturdun köçek oyunu

      Fakirin helal çayını

      İçebildin mi ömründe?

      Sendedir manevi sanat

      Değerin bildirmez inat

      Mevlam vermiş iki kanat

      Uçabildin mi ömründe?

      Kendini çok üstün sanıp

      Hotfuruşluğuna kanıp

      Sağlam insanlarla konup

      Göçebildin mi ömründe?

      Allah sana vermiş nimet

      Tersine sendeki inat

      Bir dostuna değer fiyat

      Biçebildin mi ömründe?

      Kızma bu Alper’in lafı

      Anlayabildinse kafi

      Hiç insanlıktan sınıfı

      Geçebildin mi ömründe?

      Helete’ye yeni tayini çıkmış Mustafa Demir Hoca’ya Rahmetli Çelik emminin yazdığı şiir:

BU NE BİÇİM HOCA

      Daha gelir gelmez aldım haberi

      Bu ne biçim hoca ben bilemedim

      Gölyeri’nde yolmuş benim biberi

      Bu ne biçim hoca ben bilemedim.

      Bildiğimiz hoca halka vaaz eder

      Bazen ciddî olur bazen naz eder

      Haram kötü diye kendi söz eder

      Bu ne biçim hoca ben bilemedim.

      Benim gözüm onun nûrunda idi

      Bilgi birikimi varında idi

      Sakalı makalı yerinde idi

      Bu ne biçim hoca ben bilemedim.

      Baktığında işi haraba benzer

      Düz yolları bile yörebe benzer

      Sesi